3 entry daha
  • hampartzum limonciyan'ın etrafındaki müzisyenlere nota yazımının önemini anlatma çabaları esnasında vuku bulan tanburi izak için sinir bozucu, okuyanlar için epey eğlenceli bir anekdot şöyle;

    "baba hampartzum, zamanının meşhur müzisyenlerinden tanburi izak'ın (1745-1814) yeni bestelediği beyatî peşrevi notaya almak ister ve izak'tan, eseri kendisine öğretmesini rica eder. fakat izak, peşrevin zor ve uzun olduğunu, kısa sürede öğrenilemeyeceğini söyleyip, hampartzum'un ricasını reddeder. bunun üzerine, baba hampartzum, izak'ı tanıyan ve müzisyen olarak zaman zaman evinde ağırlayan bir amiraya konuyu açar. amira, izak'ı yine evine davet edecek ve ondan söz konusu eseri çalmasını isteyecek, baba hampartzum da orada bulunacak fakat izak'ın bundan haberi olmayacaktır. izak, bu plandan habersiz, amiranın davetini kabul eder ve evin salonunda peşrevi çalmaya başlar. izak, amiranın isteğiyle peşrevin bazı bölümlerini tekrarlarken, baba hampartzum da odanın dışından, kendini göstermeden eseri notaya almaktadır. amira tekrarların yeterli olup olmadığını anlamak için bir aralık dışarı çıkar; baba hampartzum işi çoktan bitirmiştir. salona dönen amira, izak'a bu peşrevi daha önce herhangi birine öğretmiş olup olmadığını sorar. izak "hayır" deyince, amira, evde bu eseri bilen birinin olduğunu söyler ve baba hampartzum kendini gösterir. izak ondan peşrevi terennüm etmesini ister; o da eseri baştan sona, hatasız bir şekilde okur. küplere binen izak, evi hışımla terk ederken bir yandan da haykırmaktadır: "sanatımı çaldın hampartzum!"

    kaynak: ermeni notasının tarihi ve ermeni müzisyenlerin biyografileri 1768-1909 / aristakes hisarlıyan, 1914.
hesabın var mı? giriş yap