4 entry daha
  • hayat memat, ölüm kalım meselesidir efendim bu. dalga geçmiyorum, gerçekten öyle.
    (bkz: aids).

    genelde şunlar fikri mülkiyetin konusudur:

    1- patent (patents): trips'e göre bir ürünün/bilginin patentini alabilmeniz için üç şeyi kanıtlamanız gerekir:
    a. "yeni" olduğunu; yani kamusal alana ait olmayacak, herhangi başka birisi tarafından patenti alınmış olmayacak.
    b. aşikar olmadığını (nonobvious); yani o konuda bilgisi olan birisine sorduğunuz zaman aklına gelmeyecek bir yanıt olacak.
    c. faydalı olacak; yani ota boka patent vermiyorlar.

    2- telif hakkı (copyrights): kelimeler, simgeler, sesler, renkler, iki ve üç boyutlu nesne ve imgelerden vs müteşekkil her türlü sanat eserini kapsar. yalnız belirtilmesi gereken şu ki, mesela herhangi bir rengin telif hakkını talep edemezsiniz; o renkleri o şekilde bir araya getirmiş olduğunuzun hakkını talep edebilirsiniz.

    3- ticari marka (trademarks): bir şirketin ürününü diğerinden ayırmaya yarar. bu arada sunum da bu hakka dahil olabilir (mesela koka kola şişesinin aynısını üretemezsiniz).

    4- sürece ilişkin patentler (process patents): genelde kimyasal süreçlerde falan kullanılır. yani mesela "bitkiye bağışıklık kazandıracak bir maddenin enjektesi" sürecinin patenti uluslararası bir şirkete aittir. siz enjekte edemezsiniz, etmek istiyorsanız hakkını ödemeniz gerekir.

    5- coğrafi göstergeler (geographical indicators): hemen gene bir örnekle anlatalım. en meşhuru şu ki, eğer fransa'da üretmediyseniz, ürettiğiniz içkiye "şampanya" diyemezsiniz. içkinizi başka bir adla piyasaya sunmak zorundasınız, ürettiğiniz şampanyanın en kralı da olsa.

    6- ticari sırlar (trade secrets): mesela wupır'ın benzersiz tadının sırrı falan filan.

    imdi çok kısaca bunlar nasıl eleştiriliyor onlara değinelim ve bitirelim:

    binlerce yıllık geleneksel sağaltım (tedavi) ve tarım bilgilerinin pek çoğunun şu anda uluslararası şirketlerce her hakkı mahfuzdur efendim. sikiyim sizin "özgünlüğünüzü" eleştirisi en revaçta eleştiridir. ticari marka, güven kazanmış olduğu için taklitlerinden sakınılmasını rica eder ama kazanılan güvenin kaynağı çoğu zaman belirsiz olabilir. adı bir yöreyle özdeşleşmiş ürünlerin içerdiği maddelerin anavatanı başka diyarlar olabilir (ör: isviçre çikolatasının içindeki kakao ithaldir). falan filan.

    kaynak veriyim de sallıyorum zannedilmesin:
    may, c. & sell, s. (2006) "intellectual property rights: a critical history", londra: lynne rienner publishers...
26 entry daha
hesabın var mı? giriş yap