1 entry daha
  • eleştiri haklılık içermekle birlikte, helenistik dönem öncesi bir çok şehir, helenistik dönemde terkedilmiş bir durumdaydı. yani bu eleştiriyi antik yunanlılar da kendi aralarında yapmış olabilirler. genetik algoritma ile bilgisayarda deneme yoluyla anadolu'da en uygun yerler seçilebilir ama anadolu'da bu durum on bin yıldır canlı olarak simüle edildiği için mevcut şehirler; yol,su,rüzgar gibi bir çok etmen açısından mükemmel konumdadır. yeni bir yerleşim noktasının ancak şehrin genişlemesiyle kurulması normaldir.

    örnek vermek gerekirse milet antik kentinde en son yerleşik kalanlar menteşeoğullarıdır. şehir nehrin limanını bir bataklığa çevirmesi sonucu yaşanamaz bir hale gelmiştir. antik truva kenti helenistik dönemde ilion ve roma döneminde ilium diye anılır yanlış hatırlamıyorsam 8 9 katmandan oluşur bu şehir. şu an yaşanmamaktadır. hattuşaş'ta helenistik dönemde bir yerleşim var mı bilmiyorum ama inşaat tekniklerinin de gelişmesiyle birlikte artık her yerde bir şehir ikame ettirilebilir. bu sebeple alışılagelmiş yerleşimler ekstrem durumlar dışında değişmeyecektir. (deprem ve zemin sebebiyle gemlik ilçe merkezinin taşınması örnek vermek gerekirse)

    kocaman bir ama; eski mimarimiz genel olarak ahşap üzerine olduğu için günümüzde görece az örnek kalmış durumdadır. modern şehirleşme konusunda ise zerre nasiplenmediğimiz acı bir gerçektir. osmanlı'nın son döneminde özellikle paris'ten esinlenerek bir şehir planlama atılımı yapılacaktı. fakat bu çalışma da savaşlar ve mali sebeplerle rafa kalktı. soğuk savaş sonrası birazcık kafamızı kaldırır gibi olduk ama sevgili büyüklerimiz içeri girdiğimde şehrin her boşluğuna avm yaptırıp, zafer havaalanını sıvazlıyordu..

    edit: saraybosna'nın başçarşija'sı safranbolu ve makedonya'daki üsküp ile birlikte en korunmuş osmanlı kentleridir. taş binalar bana hep çekici gelmiştir ama ahşap mimari de eğer bakımı yapılırsa çok kıymetlidir. türkiye'de bursa manisa amasya izmit gibi şehirlerde istanbul'un bazı semtlerinde görece geniş restore edilmiş bölge ve mahalleler mevcuttur. bir şehrim eski şehri olmaması demek (en azından bir iki futbol sahası kadar) o şehre ihanettir. maalesef şehirlerimizin köklü geçmişlerinden çok kısıtlı, tahrip edilmiş ve çevresine çok alakasız yapılar inşa edilmiş kesitler kalmıştır. bari onları koruyalım ve şehir merkezlerini mastır planlarla elli yıllık bir süre zarfında dönüştürebilelim.
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap