m. serdar kuzuloğlu

• bu entrynin tahmini okuma süresi 3 dakika 10 saniyedir. dünyahalleri.com'dan esinlenilmiştir. sözlüğe de -ilk etapta yazarın seçimine bırakacak şekilde- eklenmesi faydalı olabilir.
  
  konumuza gelelim.
  
  volkan öge ile birlikte oynadığı renault reklam filmi^* ile tekrar gündeme gelmiştir.
  
  pandemi döneminde başlattığı zihnimin kıvrımları serisinde reklamlara bakış açısını paylaşmıştı. isteyenler buradan izleyebilir.
  
  ben kendisini samimi buluyorum. paragöz birisi olsa videosunda/aşağıda belirttiği gibi herkesin normal karşılayacağı diğer reklam yöntemlerini de kullanılırdı. geçimimi topluluk önünde konuşarak sağlayan birisi olsam, içinde bulunduğumuzun sürecin en az bir yıl daha süreceğini düşünüp, ekonomik sebeplerden dolayı böyle bir reklam teklifini kabul ederdim.
  
  kendisini "sadece okuduğu kitaptaki bilgileri aktarıyor, ne yapıyor ki" şeklinde, sevenlerini de "kitap okuyup, bilgi ulaşamadığımız için bu adamı seviyorsunuz" şeklinde eleştirenler var. tam da bu sebepten dolayı seviyorum ben kendisini. kaynak göstererek bilgi paylaşmasını, ardından da kendi yorumunu yapmasını seviyorum. hatta bir şey daha söyleyeyim; emrah safa gürkan'ı da seviyorum, yine benzer sebeplerden.
  
  yukarıdaki eleştiriyi yapanlar, hangi ülkede yaşıyor, hangi tv kanallarını, hangi programları izliyor, hangi tartışma programlarından hoşnut kalıyor merak ediyorum. benim yaşadığım ülkede ahaber var, müge anlı var, penguen belgeseli var.
  
  --- spoiler ---
  
  ... yani bunlar youtube videoları gibi değil. bunlar baya ders gibi, açık öğretim fakültesi dersi gibi. zaten ben de ders gibi hazırlanıyorum.
  
  bu herhangi bir beklenti içermeyen bir yayın, sevgili dostlar. bunun sanıyorum farkındasınızdır. bu yayınlar reklam içermiyor.
  
  en son baktığımda coronavirüs sebebiyle yaptığım yayınlar toplam iki milyon küsur izlenmiş. ve bunların hiçbirinde reklam yok, youtube bana sürekli hatırlatıp duruyor "reklam açsana, şuraya şunu koysana". benim böyle bir beklentim yok. size bir şey de satmıyorum, bir şey pazarlamıyorum.
  
  ben danışmanlık yapmayalı on sene olmuştur. bir daha hayatım boyunca da yapmayacağım. herhangi bir malım, mülküm, size sattığım, teklif ettiğim "alın bunu" dediğim bir şey de yok.
  
  mesela blogum var benim ki türkiye'nin en çok trafik alan bloglarından biri. hayatı boyunca reklam yayınlamadı, hiç. ve her gün kaç tane email ve teklif geliyor. sizleri reklamla haşır neşir etmek istemiyorum. bunun büyüsünü de bozacağını düşünüyorum. başka aklıma fikir modeller gelirse yaparım.
  
  reklama karşı değilim, ancak bu yaygın reklam modellerine karşıyım. onları istemiyorum. hatta biliyorsunuzdur, dünya halleri^* diye bir sitem vardı. onu da sırf bu klasik, geleneksel reklamları yayınlamak istemediğimden ve herkes o tip bir şey yayınlamak istediğinden dolayı kapattım.
  
  dolayısıyla size bir şey satmıyorum, sizden bir şey beklemiyorum. size bir şey ispatlamak zorunda hissetmiyorum kendimi...
  
  --- spoiler ---