1336 entry daha
  • alım gücü hakkında kendi tecrübemi anlatayım.

    dün uzun süredir yapmayı planladığım bir şey yaptım ve mobilyaları değiştirdim. henüz değiştirmedim ancak siparişi verdim yakında gelecekler. velhasıl 2 ayrı yatak, 1 kanepe, yataklar için büyük bir matres(adı her neyse), ışığı kesen yazlık perdeler(yazın hep aydınlık), kitaplık, yatağın yanına 2 adet sehpa vs aldım.

    şimdi fiyatlarını yazıp da görgüsüzlük etmek istemiyorum. ben burada orta-alt gelir grubuna dahilim. açar bakarsınız isveç'te yıllık kişibaşı ortalama gelire, onun altında yani maaşım. bu durum beni isveç'te fakir sınıfa sokuyor. tüm ürünleri de ikea'dan aldım, buradaki ucuz sınıfa giren bir mağaza ikea. ürünler de ikea'nın en pahalı ürünleri değil, orta fiyat bandına dahil ürünler. peki neden anlatıyorum bunu?

    bütün bunları taksit falan yapmadan aldım. bir maaşım bile gitmedi bütün bunlara. türkiye'de ortalama gelir grubunda bir insandım 5 sene önce. o zaman ev dizmiştik türkiye'de ve ihtiyaç kredisi çekmiştik bunu yapmak için. yatak hariç her şeyi de ikinci el almıştık:)

    ben türkiye'de asgari ücretle çalışan biri olsam işi gücü bırakır suça meylederim. o derece boktan bir gelir adaletsizliği var. bir yanda ufak bir azınlık parayı harcayacak yer bulamıyor, bir yanda milyonlar her ay sonu götü tutuşarak yaşıyor, kot -2. katta oturup zengin orospu çocuklarının gittiği mağazada tezgahtarlık yapıyor, yer siliyor, restoranda masa topluyor. ve en kötüsü de o orospu çocuğu patronları bu insanlara işiniz var daha ne istiyorsunuz ayağı çekiyor. yemeyin bunu. başkaldırıp isyan etmiyorsunuz tamam bari ilk seçimde gerekeni yapın amk. tamam bir isveç kadar zengin değil türkiye ve belki hiçbir zaman da olamayacak ancak bu kadar da garip gureba olacak bir ülke değil. sahra altı afrikası değiliz. yemeyin bu fakir edebiyatını, 2020'de böyle bir yokluk olamaz.
1077 entry daha
hesabın var mı? giriş yap