10 entry daha
  • yoğ/yuğ, eski türklerde yas törenlerini anlatan bir kavramdır.

    ölü gömüldükten bir süre sonra verilen ziyafet/yemek, ölünün konduğu çadırın ya da gömüldüğü yerin etrafında atla dönmek, saçın, sakalın tıraş edilmesi, kulakların ucuna ya da yüze kesik atarak ağlama, okunan ağıtlar/sagular vs kısaca ölü gömme ritüellerinin tamamı bu kavramın içine girer.

    bazı kaynaklarda, bu sözcüğün divanü lugati’t-türk’te olduğu gibi sadece cenazeden sonra verilen yemek anlamıyla kullanıldığını görüyoruz. belki de jean paul roux’un dediği gibi ilk zamanlar yas töreninin tamamını karşılayan bu kavram zamanla bu törenin en önemli parçası olan ve bütün topluluğu kapsayan ölü aşı geleneği yerine kullanılmaya başlamıştır…

    “eski yas törenlerine özel olarak davet edilen yuğcular (ağıtçılar), kopuz çalar hatta dans ederlerdi.
    bazı yerlerde ziyafet vermek (ölüm aşı/ölük aşı) de gelenekti.

    divanü lugati’t-türk'de bu yemek yoğ/yuğ olarak tanımlanmış.
    “ölü gömüldükten sonra üç yahut yedi güne kadar verilen yemek”
    (divanü lugati’t-türk, 3.cilt, s. 143, tdk yayınları)

    aslında yuğ, ölü gömme törenlerine verilen genel bir ad olarak da kullanılırdı. bu törenlerde sagular söylenirdi...” *

    (bkz: yoğ)
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap