5 entry daha
  • bankacılık anlamında konuşmak gerekirse risk yönetimi & aktif pasif yönetimi gibi konulardır. bu sadece almanlar için değil neredeyse bütün avrupa için geçerli olabilir. avrupa'da gördüğünüz o dev bankaların bahsettiğim birimlerinde bu işleri yürüten bir türk bankacı ya da türkiye'de uzun süre çalışmış bir bankacı kesinlikle vardır.

    bizde bankacılık sektörünün maruz kaldığı, artık alışık olup umursamadığı ve rahatça üstesinden geldiği riskler karşısında kendileri far görmüş tavşan moduna geçiyorlar. o yüzden bu tür birimlerin başına sektördeki hareketliliği uçlarda yaşamış ama ölmemiş, banka batsa bile yine durumu çevirebilecek kişileri getirirler.

    edit: bu söylediğim iç kontrol&uyum&teftiş kurulu tarzı birimlerde de geçerli. bir denetimi yapan alman ve türk müfettişin tarzı hiçbir zaman aynı olmaz. bizim denetim raporları ve denetim stratejilerini görünce yine tavşana dönüyorlar. ama bilmedikleri şu burada 2 yıl tecrübeli olan şubeci kendisini işin çakalı zannettiği için bizde denetim süreci en ufak noktayı bile irdeleyerek ilerliyor.

    kısaca kan ve gözyaşı ile yetişip türlü cambazlarla mücadele ettiğimiz için ileri bir bakış açısı oluşuyor. bu da mesleki açıdan bir avantajdır.
177 entry daha
hesabın var mı? giriş yap