6 entry daha
  • katılmadığım gerizekalılıktır. ne yalan söyleyeyim, bizim milletin esasen zeki, uçuk ve sınırlarda bir düşünme biçimi, akla ve hayale sığmayacak kelime oyunu yapabilme kabiliyeti var. eğer zekayı ve zekiliği sadece matematikten ibaret görmüyorsanız, sosyal zeka da sizin için bir anlam ifade ediyor ise, türkiye’deki pek çok insanın sosyal zekası epeyce yüksektir.

    kafa var, düşünme var, kelimelerle oynama kabiliyeti mevcut, elimizde gayet kullanışlı, oldukça zengin - her ne kadar edebiyatımızın serdar ortaç’ı elif şafak türkçeyi zengin bulmadığı için ingilizce yazdığını söylese de- bir dilimiz var. anadolu’daki insanların kelime daracığı öyle yabana atılacak kadar kurak da değildir. eski türkçe, türkmen obalarından artakalan kelimeleri istanbul ağzına kıyasla gündelik hayatlarında daha çok kullanırlar ve başarılı bir şekilde cümle içine sokuştururlar. deyimler ve atasözleri konusunda da oldukça mahirdirler. bilmem dikkat ettiniz mi, anadolu’dan biriyle konuşurken, karşımızdaki kişi kelimeye sıkışırsa, o andaki sıkışıklığı anlatan en uygun kelimeyi anında uyduruverir. o uydurmuştur uydurmasına ama siz hissiyatınızda o kelimenin size vermek istediği manayı anlayıverirsiniz. bunlar esasen türkiye’deki insanların zeki olduğunun en büyük delili.

    ama neden bu insanlar toplumun ve hayatın içinde kaybolup gidiyorlar? neden yığınlarca düşünürümüz, edebiyatçımız yok? cevabı basit: eğitimsizlik.

    düşünsenize elimizde gürül gürül akan bir nehir var. dokunsan bereket fışkıran tarlalarımızı bu nehirle sulamak istiyoruz. ama o nehirden su yolu açıp tarlanıza anadolu ağzıyla “garıklar” yapmazsan o tarlayı nah sularsın. nehri görüyoruz. ama tarlanın verimli olduğunu kabul etmiyoruz bir de tabii. niye; koskoca ülke aşağılık kompleksine kapılmış durumda.
2890 entry daha
hesabın var mı? giriş yap