119 entry daha
  • konudan bağımsız olarak (gerçi biraz da alakalı ama tam da değil gibi) türkiye'deki ingilizce öğretim sisteminin yanlışlığı sebebiyle gerçekleşen bir durumdur diyebilirim.

    düşünün hangimiz türkçe konuşmayı öğrenmek için önce fiilimsileri- fiil kiplerini; sıfatları, zarfları cart curtları öğrendik? sağda solda herkes türkçe konuştuğu için zihnimiz zamanla kelimeler ve kalıplar arası bağlantılar kurdu; bu şekilde insanları anlamayı ve kendimizi anlatmayı başardık.

    ingilizce öğretim sisteminde ise daha ilkokuldaki çocuklara dayıyorlar kuralları-kalıpları ve 12 yıllık zorunlu eğitim sonucunda öğrenciler ingilizce konusunda en iyi ihtimalle oxford yazım kılavuzu olabiliyor. ne herhangi birisi derdini anlatabiliyor ne de tam anlamıyla karşısındaki insanı anlıyor.

    çok düşünmeden turistik yörelere bir bakın, hizmet sektöründe çalışan birçok insan kritik yaşı geçtiği halde çevreden ingilizce uyarana maruz kaldıkça ilk önce çat pat konuşmaya birkaç yıl içinde ise çatır çatır ingilizce konuşmaya başlıyor. çatır çatır derken tabii ki gramer hataları yapılıyor fakat kim daha iyi kendini anlatıyor 12 yıllık zorunlu eğitimden çıkan bir öğrenci mi yoksa büyük çoğunluğu ilkokul düzeyinde temel eğitim dışında bir eğitim almayan bu insanlar mı? onlar ingilizce konuşmayı öğrenebilirken bizim eğitim sistemimizde minimum 10 yıl yabancı dil eğitimi alan öğrencilerimiz büyük çoğunlukla "fine thanks, and you?" seviyesinden öteye gidemiyor.

    türk insanı dil öğrenmeye yatkın ve büyük çoğunluğu pratik zekaya sahip. yeter ki doğru şekilde işlenebilsinler. okullarda çocukları kurallara boğmak yerine yapılandırmacı yaklaşıma uygun şekilde keşfederek öğrenmelerini, kavramlar arasında bağlantı kurmalarını sağlayacak bir sisteme geçsek eminim insanımız çok daha başarılı olur. hatta 10 yıl boyunca hiç yabancı dil dersi vermeyip onun yerine netflix veya muadillerinden türkçe alt yazılı dizi izletsek eminim çok daha iyi yabancı dil öğrenirler.
23 entry daha
hesabın var mı? giriş yap