743 entry daha
  • cüneyt arkın'ı çok severim filmlerinde halen gaza gelen ve o dönemin şartlarında yaptığı filmler kesinlikle onun hayranı olmamı sağlamıştır.

    ancak konumuz bu değil zaten benim gibi adam üstadı beğense ne olur eleştirse ne olur.

    konum cüneyt reisin kolpasını yakalamam.

    şimdi cüneyt arkın zamanında hollywood’a james bond seçmeleri için gidiyor ki bence çok da yakışırdı bond rolüne ancak bir şekilde bond rolü olmuyor ve cüneyt arkın dünyaca ünlü birisi olacakken geri türkiye’ye dönmek zorunda kalıyor. *

    bu hikayeyi ilk şu videoda dinledim

    video 1

    burada direkt bond rolünü “istemedim” diyor. aşırı ilgiden rahatsız oldum ayrıca james bond amerikan emperyalizmini temsil ettiğindenden dolayı kendi değerlerimi seçtim diyor. olaya çok daha romantik baktığını anlatıyor.

    bu videoyu izlediğmde "helal olsun adama dünyaca ünlü olmayı resmen kendi değerleri için itmiş" dedim.

    ama sonradan ayni videonun yan tarafında önerilen videolardaki konuşması ile cüneyt reisin biraz üfürdüğünü gördüm.

    kendisine olan saygım zerre etkilenmese de yaşlı dede kolpacılığını koca cüneyt arkın’da görmüş oldum *

    video 2

    burada ise emperyalizim, yok halk kahramanı vs olayı değil türkleri sevmiyorlara getirmiş konuyu.

    türk olduğum için beni istemediler diyor.
    burada bir ikilem var. konular ve sebepleri farklı anlatıyor.

    bunları izledikten sonra internette biraz gezinmem sonucu stella sadigh isimine ulaştım.

    bu kişinin cüneyt arkın ile iran’da çekilen , cüneyt arkın’ın hz yusuf rolünü oynadığı 1968 yapımı yusuf ile züleyha filminde tanıştıklarından bahsediliyor.

    kadının çok zengin biriyken kendini ingiliz film yapımcısının sekreteri olarak tanıtıp geldiği yazılmış.
    2 çocuk annesi ve evli birisi olan stella sadigh iran’da cüneyt arkın’a aşık oluyor. (sanırım evli olması nedeniyle kendini sekreter olarak tanıtıyor)

    işin en önemli kısımı bu kadın james bond filmlerinin yapım firması olan (bkz: metro goldwyn mayer)’in de hissedarlarından biri olarak görünüyor.

    sonrasında cüneyt arkın ile ilişleri iyi gitmiyor takıntı yapan kadının cüneyt arkın'ın etiler’deki evine camdan girerek * onu başka bir kadınla bastığını vs yazmışlar.
    sonrasında kadın kaldığı otelde bileklerini keserek intihar etmeye çalışıyor ancak kurtarılıyor . bayağı olaylar olaylar .

    bu arşivden daha detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz

    gazete arşivi

    neyse bond konusuna dönelim;
    cüneyt arkın’a büyük bir aşk besleyen olan stella sadigh’in bu üstteki videolarda bahsedilen bond rolü için öncü olan kişi olduğu düşünülüyor.

    gazete arşiv yılı 1969 olarak görünüyor.

    bond filmlerine baktığımızda 1962-1967 arasında 5 film ile sean connery tarafından canlandırıldığını görüyoruz.

    sonrasında nedense bond karakteri 1967 yılı yapımı bond filminde değişiyor ve david niven tarafından canlandırılıyor ve film çok beğenilmiyor tekrardan bond karakteri değiştiriliyor.
    bu sefer de george lazenby seçilerek 1969’da bir bond filmi daha çekiliyor.

    işte cüneyt arkın’in dediği 3. bond seçmelerinde seçilen kişi george lazenby oluyor (sonraki filmlerde kendi mallığından dolayı rolü tekrardan sean connery’e bırakıyor)

    bunları okuduktan sonra şahsi fikirlerim ki; bunları sadece izlediğim iki video ve birkaç tane gazete arşivini okuyarak edindim (kesinlikle gerçektir olay budur diyemiyorum ama 2 seçenek var.

    1. stella sadigh, cüneyt arkın ile aşklarını devam ettiremeyeceğini anlayınca olaya taş koydu. ve seçmeler sonrası bir bilgi verilmeden cüneyt arkın’a yol verdiler.

    2. ihtimal seçmenin zamanını ve ayrılıklarının hangi zamanlarda olduğunu kestiremiyorum eğer cüneyt arkın ile ayrılıkları seçmelerden sonraysa o zaman da her ne kadar vücut yapısı , tipi bond karakteri ile uyumlu olsa da tam olarak eksikleri olduğundan dolayı (ki bunun başında dil geliyor ingilizceye hakim olmalı bu karakter) seçmelerde başarılı olamadı.

    şahsi fikrim james bond filimlerinin en popüler zamanlarından biri olan bu dönemde türkiye’de olan bir oyuncunun bu filmleri reddetmeyeceğini düşünüyorum.

    ayrıca ilk video’da battal gazi’den bahsediyor ancak ilk battalgazi filmi 1971’de bu bahsi geçen filmlerden sonra çekilmiştir.
    malkoçoğlu filmleri çekilmiş ancak tamamen farklı karakterler bunlar cüneyt arkın’ın karıştıracağını düşünmüyorum.

    bonus olarak;

    trt arşivlerinden yayınlanan bir video'da hikaye anlatıyor.

    burada cüneyt arkın güreş temalı sahnesi olan bir filmden bahsediyor.
    güreşeceği karakterin kendinin iki misli iri olduğundan ve nasıl oluyorsa 4 buzdolabını taşıyabilen biri olduğundan bahsediyor.

    bu videonun çekildiği tarih bilgisine ulaşamadım ama cüneyt arkın’ın 1983 zamanları filmlerindeki fotolarına bakınca 1982- 1985 arası olabilir diye düşünüyorum.

    anlattığı hikaye o zamandan tahmini 8-9 yıl önce olduğunu söylüyor. yuvarlak hesap 1970-1975 arası bir film olması gerekiyor.
    incelediğimde en mantıklı film 1971 yapımı olan yanaşma filmi. bu filmde bir güreş sahnesi var.

    yanaşma filmi güreş sahnesi

    bahsi geçen kişi pek iki misli irilikte değil. ayrıca kolaylıkla da yeniyor onu.
    bir de hikayenin sonunda o yılbaşını hastahanede geçirdim diyor ama filmin çekildiği zaman hiç de kış gibi durmuyor gayet yaz zamanı çekilmiş.

    eyy battalgazi peşindeyim.
    bizans imparatoru olan dedeme bizans kargası polemon diyerek hakaret etmiş, kancık kellesini ödlek bedeninden ayırmakla tehdit etmiştir.
    (bkz: kancık kelleni ödlek bedeninden ayırmaya geldim)

    ve odaya kıstırıp canice kılıç darbeleri ile masaya devirip sonrasında kafasını keserek öldürmüştür.

    dedem polemon
2179 entry daha
hesabın var mı? giriş yap