nba hangtime

• bu oyunun en güzel taraflarından biri de karakterlerin değişik insanlar, hayvanlar, uzaylılar (uzaylılar dediysem bi tane vardı yeşil bişey) olabilmesiydi. örneğin kurt şeklinde bir oyuncuya sahip olabiliyordunuz.
  
  günlerden bir gün abim ve akranı^* amca oğlu bu oyunda kozlarını paylaşmak istediler. üzülerekte olsa yer verdim aksi halde kaba kuvvet kullanabilirlerdi, o zamanki heigt^* benim 1,50 bilemedin 1,60 amcaoğlunun ise 1,90 bilemedin 1,95 herhangi bir arbede de başıma gelebilecekleri hayal dahi edemiyorum. konumuza dönersek abime ayarlamış olduğum şut ve pas tuşlarından a ve s ye sırayla basıyor, hızını alamadığında ikisine birden basarak topu kapmaya çalışadursun, amcaoğlu şut ve pas olarak kullanması gereken tuşlar olan delete ve endden bi haber sadece yön tuşlarıyla afedersiniz deli danalar gibi saha içerisinde koşuşturuyordu. oyunu bilmeyenler için belirtmekte fayda var, oyunun kenar çizgilerinden dışarı çıkılamadığı için taç^* veya korner söz konusu değildi. oyuna alınmayan her kazma türk erkeği gibi bende madem oyuna giremedim teknik direktör olurum deyip iki oyuncuya da taktiksel anlamda talimatlar yağdırmaya başladım. bu adam bu oyunu yemiş bitirmiş bütün çıkarmış söylediklerini uygulamalıyım diyecekleri yerde kulak dahi asmıyorlardı. bunun üzerine ben de hiçbir beklentisi yerine gelmemiş, az bir maaş alıp kıt kanaat geçinen ve hayattaki tek eğlencesi haftasonları, evinin yakınındaki toprak sahada amatör küme maçlarını izleyip, çekirdek çitlerken adeta bir erman toroğlu, bir ahmet çakarmış gibi oyunu, futbolcuları ve özellikle hakemi yorumlayan orta yaşlı bıyıklı hafif alnı açılmış amca rolüne soyundum. bilgisayarın konumu itibariyle sağ kroşe veya sol direk tehdidi olmamasına rağmen her an gelebilecek bir çifteye karşılık mesafemi koruyarak, "ya olum düzgün atsana şunu" , "ne biçim oynuyonuz beyav" , "imanıma ateş topu oldu" , "pıffff böyle smaç mı olur" tarzında yorumlar yaptığım esnada top bir anda boşta kaldı ve bunun üzerine "kap lan kap lan kaplan kaplan" dememle birlikte, oyunun başından beri adeta bir kalli gibi, bir gordon milne gibi, bir sir alex ferguson gibi kısaca yılların verdiği deneyim ile amiyane tabirle yaşlı kurt gibi oyunu okuyan ablam soruyu patlattı; hani ya kaplan yok orda kaplan nerde?