avrupa süper ligi

• hani meşhur bir laf var:
  
  dünyadaki açlık ve sefalet fakirleri doyuramadığımız için değil, zenginleri doyuramadığımız için var.
  
  avrupa süper liginin başını çeken kulüplerin büyük çoğunluğu zaten her yıl liglerinde ama birinci ama dördüncü olarak şampiyonlar ligine direkt giden kulüpler. hatırlarsanız şampiyonlar ligi ilk kurulduğunda sadece şampiyonlar gidebiliyordu. daha sonra sık sık ve hemen hemen her sene "avrupa süper ligi" benzeri organizasyon kurulacağı tehdidiyle iş yavaş yavaş 4 büyük ligden 4 takımın direkt şampiyonlar liginde yer aldığı noktaya kadar geldi. o günden bugüne süprizsiz saçma sapan bir mini süper avrupa ligi izliyorduk zaten.
  
  geçtim türkiye süper ligini, avrupa'nın futbolcu fabrikası hollanda, belçika ve portekiz liginin bile esamesi okunmuyor artık şampiyonlar liginde. çok çok istisnai durumlar hariç senelerdir çeyrek ve yarı finallerde 4 büyük ligin ezici bir üstünlüğü var ve işin bu noktaya gelmesinde aldıkları orantısız imtiyazların payı çok büyük.
  
  bu iş nereye gider, bizim kulüplerden de yanlayan olur mu bilmiyorum ama her alanda zenginin daha zengin, fakirin daha fakir olduğu bir dünyada işlerin bizim açımızdan iyiye gitmeyeceği açık. mesele "futbol" olmaktan çıkalı çok oldu.