92 entry daha
  • bilgisayarsız, internetsiz, cep telefonsuz büyümüş son nesilin çocuklarıdır. doksanlarda bilgisayar demek babanın işyeri demektir. doksanların ikinci yarısında cep telefonunun çıkışına, sokaklarda insanların telefonlarını göstermek için türlü maymunluklarına şahit olmuşlardır. cipslerin taso verdikleri dönemi görmüş, golden sakızından çıkan artistleri biriktirmişlerdir. anneleri mutlaka gazeteden verilen çanak, çömlek ve bilumum ev gereçleri kuponlarını biriktirmiştir.

    o zamanlar onur ve şehrazat'ın 150.000 dolarlık aşkı, kurtlar vadisi, polat alemdar gibi dizi ve karakterler yoktu. o zamanlar kaygısızlar, ana, baskül ailesi, çılgın bediş, çarli gibi yarı saçma yarı eğlenceli diziler vardı. hatta bu dizileri izlemek için erken yatmazlardı, aileler de uyumamalarına izin verirdi. televizyonlarda sabah kuşağı kadın programları yerine casper, taş devri, şirinler, susam sokağı, jetgiller ve sevimli kahramanlar ı izleyerek okula gitmişlerdir.

    araba şeklindeki dolmuşlara, belediye otobüslerinde sigara içilen döneme dahi tanık olmuşlardır.

    hatta bazı şanslı kesimi sobanın üzerinde kestane pişirildiğini, simit ısıtıldığını, çay demlendiğini, patates közlendiğini bile görmüştür.

    dijital olmayan en son nesildir doksanların çocukları, en azından 8 yaşında msn ve cep telefonu ekseninde bir hayat yaşamamışlardır. belki uzun süre değil ama bir takım nostaljik şeyleri görmüşlerdir. seksenlerin çocukları kadar olmasa da şanslı sayılabilirler. belki de en acısı büyük bir kısmı 10 lu yaşları bitirdi, 20 li yaşlara doğru yol almaya başladı.

    (bkz: biz büyüdük ve kirlendi dünya)
1106 entry daha
hesabın var mı? giriş yap