33154 entry daha
  • insanlar ve diğer memeliler arasındaki güven ve sevgi bağının oluşmasında en büyük pay yumuşak, sıcak ve sevgi dolu dokunuşlardır.

    peki bu kanıya nasıl varıldı?

    1950’li yıllara kadar, davranış psikolojisi üzerine çalışan psikologlar anne ile bebeği arasındaki bağın ve düşkünlüğün beslenme kaynaklı olduğunu düşünüyordu.

    evet, emzirmek yavrunun hayatta kalması için önemli bir kriter. ancak bir bebeğin annesine bağlanması için yeter şart değildi. bunun böyle olduğunu düşünen ve kanıtlamak isteyen harry harlow, bebek maymunlar üzerinde sonrasında çok eleştirilecek bir deney gerçekleştirmiştir.

    deney için yeni doğmuş maymunlar anneden yoksun bırakılır. bu tip anneden yoksunluk deneyleri artık etik kurallar nedeniyle yapılamıyor.

    annelerinden yoksun bırakılan maymunlara anneleri tarafından sağlanan fiziksel imkanların tamamı sağlandığı halde, anneleri ile büyüyen maymunlara göre sosyal yetkinlikler açısından ciddi farklar olduğu görülür. daha içine kapanık, agresif, ürkek olurlar. bir de harlow’un farkettiği ilginç bir detay vardır, o da bu yavrular bebek bezine aşırı düşkünlerdir.

    harlow annesinden ayrı büyüyen yavrularda bebek bezinin, annesinden alacağı sevgi, sıcak ve yumuşak dokunuşun yerini tuttuğunu düşünür ancak elinde bunu kanıtlayacak hiçbir çalışma yoktur.

    benzer çalışmayı annesinden ayrılan çocukları inceleyerek gerçekleştiren john bowlby, annenin çocuğunun gelişiminde “besleyici” rolünün neredeyse hiçbir etkisi olmadığını kanıtlayan gözlemler yapacak, bir belgeselle de bunu anlatacaktır.

    bu çalışmaları da inceleyen harlow, anne ile çocuk arasındaki bağı inşa eden temel şeyin ne olduğunu anlamak üzere bir dizi deney gerçekleştirecektir.

    harlow ve bowlby’nin aksine 1950’lerin sonuna kadar özellikle amerika’da çocuk gelişiminde annenin tek rolünün beslenme olduğuna inanılıyor, annelere özellikle çocukları ile temastan kaçınmaları tembih ediliyor, çocuk ile fiziksel temasın çocuk gelişimini olumsuz etkileyeceği, onları şımartacağı fikri her yerde pompalanıyordu.

    harlow, aksini kanıtlamak için bir deney düzeneği inşa eder.

    bebek maymunlar için, maymuna benzemeyen telden vekil anneler tasarlar. bu anne maketlerinden her kafese iki tane koyar. biri yumuşak bezle kaplı, diğeri ise çıplak tel olarak bırakılır. çıplak tel olarak bırakılan makete biberonun içinde sevdiği yiyecekler konur. bebek maymun doğduktan sonra bu kafese alınır.

    harlow’un bu deneyde merak ettiği, yavruların biberon olan çıplak tel anneyle mi yoksa biberon olmayan bezle kaplı anneyle mi daha çok bağ kuracağını anlamaya çalışmaktı. bebek maymunlar, tel anneye sadece karınları acıktığında gidiyor, biberonu emdikten hemen sonra tekrar bez anneye geliyorlardı. yavruları farklı uyaranların olduğu odaya bezden anneleriyle birlikte koyduğunuzda yavruda herhangi bir tedirginlik olmuyordu. annelerinin olduğu ortamda keşfe çıkıyor, korktuklarında tekrar bez annelerine koşuyorlardı. aynı durum, telden annelerinde olmuyordu. bez annelerinin olmadığı ortamda bırakıldıklarında ise dehşete düşüyor, etrafa dehşetle koşuyor bazıları da parmak emiyordu.

    bu deneylerin sonucunda yavruların, bez anneyi tel anneye tercih ettikleri kanıtlanmış oldu. bu o dönemin davranış psikolojisi üzerine çalışan psikologları için beklenmeyen bir sonuçtu.

    bebekler annelerine, kendilerine sağladığı yiyecek nedeniyle değil, yumuşak, sıcak dokunuş nedeniyle bağlanıyorlardı.

    harlow böyelikle iki insan arasındaki bağlanmada dokunmanın ne kadar büyük bir paya sahip olduğunu kanıtlamış oldu. bu annesinden ayrı büyüyen bebek maymunların bebek bezine olan düşkünlüğünüde kanıtlıyordu.

    üzücü olan konu, biz biz hala anne ile çocuğu arasındaki bağın gelişmesinde en büyük payın emzirmeden geçtiğine inanıyoruz. bu nedenle de yeni doğum yapmış kadınların üzerinde bilerek ya da bilmeyerek çok ciddi psikolojik baskı kuruyoruz.

    bu yazıyı, çocuğunu o veya bu nedenle emziremeyen annelere, onları üzen akrabalarına, biriyle duygusal bağ kurmak isteyen insanlara yazmak istedim.

    dilerim faydası olur.
8618 entry daha
hesabın var mı? giriş yap