2 entry daha
  • istatistiksel proses kontrol ile mümkündür. kalite kontrolden daha ucuzdur, maliyetleri düşürür. ilk kez 1960'larda abd'de telaffuz edilmiştir, uygulayanlar vardır, ütopik değildir. "kabul edilebilir kalite düzeyi" sisteme hata yapma özgürlüğünü tanır, nasılsa üretimin sonu ile fabrika çıkışı arasında bir yerlerde hata yakalanır diye bir rehavet çöker, kalitesizlik kabul edilir hale gelir, alışkanlık olur, kalitesizlik maliyeti görünmez bir sabit gider olarak yerleşir.

    oysa sıfır hata sistemlerinde ürün değil, ürünü üreten sistem kontrol edilir, hata meydana gelmeden önlenirse bir bakmışsınız sıfır hata ile üretiyorsunuz, hatanın gerçekleşmesi için gerekli olan durum ve nedenleri ortadan kaldırırsanız hata gerçekleşmez. olağandışı problemler olduğunda da zaten proses alarm vereceğinden ciddi hataların önüne geçilir. sadece üretim için değil insan kaynakları ve pazarlama dahil tüm prosesler için uygulanırsa ancak hedefler gerçekleşir. satamadıktan sonra sıfır hata üretmenin de bir anlamı kalmıyor. pazarlamanın da sıfır hata mantığı ile çalışması gerekir. iyi bir pazarlamacı, kötü bir ürünü satabilir, ama iyi bir ürün iyi bir pazarlama olmazsa stoklarda çürür.

    bir de tabi bu sistemi işletecek yetenekte insanları işe alan, eğiten, maaşlarını ayarlayan, sıfır hata modeliyle çalışan bir insan kaynakları departmanı lazım.

    aldıkları kararların en kötü senaryoya göre sonuçlarını düşünüp, sistemin en kötü senaryoyu kaldırıp kaldıramayacağını hesap ederek hareket eden sıfır hata yaklaşımını benimsemiş yöneticiler de lazım.

    imkansız gibi görünse de imkan dahilinde olup, deneme-yanılmadan ve kalite kontrolden daha ucuzdur.
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap