araplaşma

• türkiye cumhuriyeti sathında malezya ve iran olmaktan korkmaktan çok önce içimize işlemiş korku..
  eskiden iran'da devrim olmamıştı. sınırlı genel kültür bilgimiz de malezya'nın haritadaki yerini bulamazdı. zaten dünyada bir biz vardık bir de komşularımız. komşularımızın da uzak komşu(malum demir perde felan) azerbaycan hariç hepsi bize düşmandı anasını satayım. ama daha o zamanlar biz bedevi araplara benzemekten feci bir şekilde ürkerdik. biz ki kızılelma için yola düşmüş, helak olmayı yollarda yitmeyi, canlar almayı umursamadan kanırta kanırta türkleştirdiğimiz bu topraklarda epey bir zamandır araplaşmaktan korkardık.. üstün bir ırk olarak şu ara domestik sahalarda etnik olarak kürtleşmeden, dini olarak araplaşmadan( hala ), rejimsel olarak ise iranlaşmaktan(pers demiyecegim, çünkü o iran devrimi hatırlatmayan bir kelime) tırsan bir ulusuz. saha dışında ise değişen bir şey yok. haza türksün yavrum sen evrupa'da. ve bu durum araplaşmak kadar etkisiz elemandır bey amcaların indinde. onlar için araplaşma ile türkleşme arasında bir fark varsa şayet o da türkleşmenin daha dehşet verici olduğudur herhalde. ve gene bu imajı inan, yurt dışına gitmiş, götü kalkık bir kaç bürokrat çocugu ile 8-10 elitist dallama değiştiremiyecek. vazgecin bu sevdadan derim yani ben.