8 entry daha
  • en ufak bir sallanmada kendini bırakma hali, hep aynı şey.. hep aynı mağlubiyet. yılgınlık. vazgeçmeye, her şeyden vazgeçmeye, o kadar hazırım ki, bu kendini bırakmış halime o kadar alışmışım ve "yine olmadı" bahanesininin arkasına saklanırken o kadar rahatım ki, o kadar beceriksiz bir salağım ki, kendimi koyuveriyorum, bayrağı herkesin göreceği kadar indiriyorum. ilk fırsatta, daha doğrusu her fırsatta, alnından mermi yemiş bir asker gibi, zokayı yutmuş bir balık gibi, kendi yaptığı zehri içmiş büyücü gibi bırakıyorum kendimi. son nefesimi aldığımı hissediyorum her nefeste. boş sokaklarda başıboş geziyorum saatlerce, çöp tenekelerindeki kedileri kovalıyorum bazen. ve, alkolsüz de olmaz… anlaşılmaz bir yüzsüzlükle hüzünlü aşk şarkıları dinliyorum sonra, kavuşamayanlara yazılmış; kulaklarımla emel sayın’ın o güzel esini kirlettim az önce, onu dinlemeyi haketmiyorum aslında. bir şarkı ile efkarlanmak.. birisi için hüzünlenmek… hadi ordan, birisinin o’su olmayı hakedecek ne yaptım ki bu hayatta? dahası bu hayatta ne yaptım? sabah evden çıkıp akşam eve dönen bir memurdan fazlası değilim, en iyi bildiği şey kendini kandırmak olan bir hayalperestim.

    "en sevdiklerimi anlatan sıfatlar" ile süslediğim kim varsa hayatımda, yalanlarımla kandırdım hepsini. biliyorum ki hayatımda tanıdığım en yalancı insanım. insan dediğime de bakma aslında, gelişigüzel kullandım işte. hep böyle yaptım zaten, en önemli dediğim şeyleri gelişigüzel bahanelerle sakladım kendimden. hiçbir zaman dik duramadım, karşı olamadım bir şeylere. sözde, dünyayı kurtaracaktım, isyanlarım vardı, ama hep kaybettim. kaybedince oturup ağladım. ağlamanın bile güzelliğini kirlettim her seferinde.

    o kadar kolay ki bahanelerin arkasına saklanmak, her şeyi hayata kadere ıvıra zıvıra ota boka yüklemek. en ufak bir yol kaybında suçu atacak bir şeyler bulmak. çabaya gerek yok, uğraşmaya gerek yok. birkaç gün omuzlarını düşürüp gez, yüzüne yeni ölmüş insan bakışı yükle, normalden daha az konuş. bitiyor olay. panzehir gibi bir şey. adeta bir mucize. mucize? nereye kadar?

    şimdi bile süslü sözleri peşpeşe dizmekten başka bir şey yapmıyorum. uzaktan bakınca güzel görünüyordur bunlar size. kaçıp kurtarın kendinizi benden. lütfen. ben bile bıktım. bıktım bu kadar şımarık olmaktan. kendim olmaktan.
    bi bok olamamaktan.
18 entry daha
hesabın var mı? giriş yap