bağlanmak
-
hidayet karakuş 'un ilk dönem şiirlerinden..
bağlanmak
elleri açılmamış bir kızdın o geceyarısı eksiksiz ve tastamam
saçların yüreğim gibi çatal-mataldı eksiksiz ve tastamam
sinema bitmişti ışıklar bırakıp gidiyorlardı bizi tek tek
sen gözlerinle asılıyordun ellerime dudaklarıma
oysa ben toprağa bağlıydım eksiksiz ve tastamam
sonra gerçekten toprağa ve çifte çubuğa ve emeğe ve belki acıya
başka bağlanmak aklımın ucundan geçmezdi bir kez
oysa inadına yeşil gözlerin vardı inadına
ne yapabilirdim bağlanmanın başkası usuma gelmiyordu
toprağa bağlıydım adem'den beri çok kez
yüreğimin başka anlamı gözlerim vardı
petrol koyup türkülerine çift süren adamın ıslığını koyup
sonra elini götürüp gelecek zamanları kursun diye biletmek
ben buğdaya, toprağa ve çift süren adamın türküsüne bağlıydım
sen ellerini gözlerimden çekerek bekliyordun
ışıklar koyup gidiyordu bizi tek tek
bağlanmanın en ince ağzıydı yüreğime inen
ko gitsin diyemedim yüreğim parçalansın istemiyordum
çünkü toprak toprakta çiftçiler ve türküleri parçalansın istemiyordum
yağmura çok kızıyorum her zaman ayrılığımıza yağdı
ayrılığımıza içer gibi gökyüzü, ayrılığımıza sevinir gibi yağdı
oysa biliyorum çimento gibi sert ve serin bir yağmurdu
ellerini çekerken bile ben toprağa demire tütüne bağlıydım
çimento gibi düşünüyorum şimdi sert ve serin
belki sen bağlanmanın en geniş türküsüne geceledin
oysa eksiksiz ve tastamam yeşildi gözlerin
yalnız ben başka ölçülerle başka dokulara bağlıydım
acımla örneğin tırnaklarımın kiriyle pasıla çatlağıyla
balyozumla ya da alnı açık bir seher türküsüyle
en kötüsü anadan doğma toprağa ellerin toprağıyla
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap