1 entry daha
  • kişisel nedenlerle şahsım için vara kelimesidir.

    bu kelimeyi her kullandığımda yanıma gelen,
    her karşılaştığımızda illa ki kumanyamı merak eden,
    sonra da hınzırca, türlü sevimliliklerle bir şekilde onunla paylaşmak zorunda bırakan,
    dardanel ton sevmeyen, kavurmayı asla reddetmeyen, tadelle gofrete tapan,
    erat mutfağından alınmış taş gibi ekmekleri poğaça niyetine kemiren,
    suyu çeşmeden değil de pınar şaşal şişesinden içmeme her seferinde gülen,
    pvc şişeden su içmeyi kokuyor iddiasıyla iğrenerek reddeden (ki haklıymış, kokuyordu lan harbiden)
    güttüğü kazlardan birini tilki kapınca babasından dayak yemesin diye ardahan'dan tabur komutanı onayıyla yeni bir kaz getirtecek kadar sevdiğimiz, (babası çakmış ama kazın yabancı olduğunu, yine yemiş dayağını)
    ardahan, çıldır, damal, hanak, posof, oltu, tunceli, pülümür, kars ve digor'un dağlarında-ovalarında geçen hareketli asteğmenlik dönemimin en güzel anısı, 5 yaşındaki, kömür gözlü, güleç yüzlü, çıldırlı yumurcak kaz çobanı abdullah'a ithafen...

    vara vara abdullah.
58 entry daha
hesabın var mı? giriş yap