12 entry daha
  • ''mit raporu'' adıyla kamuoyunun gündemine gelmiş 2 adet rapor mevcuttur:

    mehmet eymür ve ekibi tarafından kaleme alındığı iddia edilen(raporu basında ilk kez yayınlayan irfan taştemur'un açıklamasına göre atilla aytek ve korkut eken'in de katkılarıyla eymür tarafından yazılmış. eymür ise sorumluluğu tek başına üstleniyor.) 10 kasım 1987 tarihli 1. mit raporu; banker bako olarak bilinen baki cengiz akgün'ün yürüttüğü ilişkiler ağı üzerinden polis, asker, istihbaratçı, bürokrat, siyasetçi, mafya, sanatçı, işadamı ve basın dünyasından 164 kişi hakkında ilginç detaylar içermektedir.

    dönemin mit müsteşarı hayri ündül; o tarihlerde mit'in kaçakçılık dairesi başkanı olan mehmet eymür'den kaçakçılık faaliyetleri ve bağlantıları hakkında malumat isteyince eymür de bir süre önce ''babalar operasyonu'' adıyla yeraltı dünyasına düzenlenen operasyon ve sonrasında banker bako ile dündar kılıç'ın kardeşi ibrahim kılıç arasındaki ilişki üzerinden elde edilen bilgilere dayanan bu raporu yazmıştır. babalar operasyonu ise haziran 1983'te mit bünyesinde kurulan kaçakçılık dairesi ve emniyetteki muadili olan kaçakçılık şubesinin ortak operasyonu ile dündar kılıç, abuzer uğurlu, behçet cantürk gibi isimlere yapılan bir operasyondu.

    raporda ibrahim telemen'in öldürülmesi, ziya kalkavan'ın* kızı belkıs kalkavan'ın* 1964 yılındaki intiharı, şarkıcı esengül'ün kayıtlara trafik kazası olarak geçen ölümü, arşimidis olayı *, savcı marlon kemal'in öldürülmesi de şüpheli faaliyetler listesinde yer almakta, gayrimüslim zenginlerin haraca bağlanması, arsa ve arazi yağmacılığı, şantaj, tehdit, uyuşturucu kaçakçılığı, hayali ihracat gibi işlere dair iddialar dillendirilmektedir. bu raporda dikkatimi çeken detay, bahse konu bütün şahısların telefon numaraları üzerinden tasniflenmiş(xxx xx xx telefonunu kullanan a kişisi vs. diye geçiyor.) olmasıdır. telefonlar dinlenmiş yani.

    eymür, iki kopya halinde hazırladığı raporlardan birini kendine saklar, diğerini de kenan evren'in damadı da olan mit'çi erkan gürvit'e verir. daha sonra bu rapor; gazeteci irfan taştemur tarafından perinçekçiler'in ''2000'e doğru'' adlı dergisinde yayınlanır. raporun, özal tarafından 1987'deki anayasa değişikliği referandumu öncesi kamuoyuyla paylaşılıp yaratacağı sansasyondan faydalanılmak istedindiği iddia edilir, zira özal katıldığı bir televizyon yayınında ''bir belge üzerinde çalışıyorum.'' diyerek muhtemelen bu raporu kastetmişti. ancak rapor, referandumun yapıldığı 5 eylül tarihine yetişmeyince bu girişim sonuçsuz kalmıştır, sonrasında da referandum olumsuz sonuçlanınca özal tarafından bir daha gündeme getirilmemiş, kamuoyuyla paylaşılması perinçekçiler'e kalmıştır.

    bir türkiye klasiği olarak; raporda hakkında ağır iddia ve ithamlar bulunan şahıslara hiçbir şey olmamış; onun yerine raporu yazan mehmet eymür ve hiram abas açığa alınmış, daha sonraki yıllarda eymür tekrar mit'e dönerken hiram abas kendisine yapılan teklifi reddederek teşkilat'la yollarını ayırmıştır. raporun arkasında olduğu iddia edilen diğer isimlerden atilla aytek; kaçakçılık şube'den eskişehir emniyet müdürlüğü'ne tayin edilmiş, o tarihlerde mit'te askeri temsilci olarak görev yapan yarbay korkut eken ise açığa alındıktan sonra bu ekiple bağlarını koparıp mehmet ağar grubu ile yakınlaşmıştır. rapor basına sızdıktan sonra yaşanan gelişmeler mit müsteşarı hayri ündül'ün de istifa etmesine yol açmış ve istifa mektubu olduğu iddia edilerek basına sızdırılan bir başka belgede bu kez müsteşar yardımcısı hiram abas ve eymür olmak üzere raporu hazırlayan grup hakkında çeşitli iddia ve ithamlar yer almıştı.

    dündar kılıç'ın konuk olduğu ''kırmızı koltuk'' programında kılıç, 1. mit raporu ile ilgili bazı iddialarda bulunuyor. oğlu dünay tarafından paylaşılan video kaydını şuradan izleyebilirsiniz.

    22 eylül 1996'da yine mehmet eymür ve ekibi tarafından kaleme alındığı iddia edilen 2. mit raporu(''yeni mit raporu'' diye de geçiyor. esasen tarık ümit'in ifadelerinden oluşan 2 adet mit raporu ve ktm0004 sayılı belgelerini içeriyor.)'nda ise; rapordan kısa bir süre sonra türkiye gündemini sarsacak susurluk kazası ile kamuoyunun en ince detaylarına kadar tanıyacağı bir grubun; pkk ve dev-sol'la mücadele faaliyetleri yürütmek amacıyla kurulan bir yapılanmanın perde arkasında haraçtan, uyuşturucu ticaretine kadar birçok illegal faaliyet yürüttüğü iddia edilmektedir. 59 kişinin adının geçtiği rapor; tarık ümit, ''lazzo'' lakaplı lazem esmaeili ve askar simitko'nun (kurtlar vadisi'nin 65. bölümünde halo ile uyuşturucu işine giren iranlı karakterleri hatırlarsınız muhtemelen.) kaçırılıp öldürülmesi başta olmak üzere o dönemin karanlık olayları ile ilgili bilgiler içeriyor.

    bu raporlarda müspet veya menfi olarak adı geçen tanınmış isimlerin listesi:

    1. mit raporu:

    mehmet ağar, fahrettin arslan, şükrü balcı, nevzat ayaz, nuri gündeş, necdet üruğ, nasrullah ayan, oflu ismail, dündar kılıç, emin cankurtaran, behçet cantürk, erdoğan demirören, atilla aytek, ahmet ateşli, hüseyin baybaşin, ünal erkan, esengül, kemal horzum, inci baba, enis karaduman, sarı avni, dursun karataş, hüsamettin cindoruk, aytekin kotil, lokman kondakçı, tuncay mataracı, sarp kuray, fevzi öz, cevdet saral, kürt idris, kemal evirgen *, tahsin şahinkaya, ibrahim telemen, abuzer uğurlu, necdet ulucan, tarık ümit, mehmet ali yılmaz, turan çevik, ziya kalkavan

    adı geçen isimlerden yalnızca necdet üruğ mahkeme yolunu tercih etmiş, dava sonucunda da tazminat kazanmıştır.

    2. mit raporu:

    abdullah çatlı, haluk kırcı, mehmet ağar, sedat bucak, hüseyin kocadağ, ibrahim şahin, korkut eken, sami hoştan, ali fevzi bir, ahmet cem ersever, orhan taşanlar, alaattin çakıcı, ömer lütfü topal, tarık ümit, lazem esmaeili, askar simitko, tansu çiller, özer çiller, sedat peker, veli küçük, mahmut yıldırım*, ayhan çarkın, oğuz yorulmaz, ziya bandırmalıoğlu, ercan ersoy, ayhan akça, matild manukyan, fethullah gülen, savaş buldan, medet serhat, nurullah tevfik ağansoy, söylemez kardeşler çetesi, ali yasak*, ayvaz gökdemir, engin civan, uğur kılıç

    2. mit raporu'nda adı geçen isimlerin neredeyse tamamı susurluk kazası'ndan sonra dönemin mit müsteşarı sönmez köksal imzalı, 17 aralık 1996 tarihli ''milli istihbarat teşkilatı susurluk raporu'' başlığıyla yayınlanan raporda da yer almaktadır.

    sönmez köksal imzalı susurluk raporu'nda bahsi geçen fethullah gülen için de ayrı bir parantez açmak lazım. raporda fethullah'ın huruç harekatı ve keşan'da saklanırken ''dahhak'' kod adını(yalnız kurt dizisinde geçtiği gibi) kullandığına kadar envai çeşit detay mevcut, yani 90'larda bile ne halt olduğu en ince ayrıntısına kadar biliniyordu. hani hiç utanıp sıkılmadan ''kandırıldık!'' diyenler var ya, o bakımdan.

    yine 2. mit raporu ile birlikte tarık ümit'in 10 şubat 1995'te, yani kaybolmadan (''cesedi bulunmadan'' yazmıştım, updatelover uyardı sağolsun, düzelttim.) haftalar önce mit'e verdiği ifade mutlaka okunmalı. zira tarık ümit gerçekten çok ilginç bir figür. mit'in dış istihbarat daire başkanı abdullah argun'un akrabası, aynı zamanda da ünlü kabadayılardan dündar kılıç'ın ortağı, abuzer uğurlu gibi başka ünlü yeraltı dünyası figürleriyle de yakınlığı var. kılıç'la ters düşünce mit'e çalışmaya başlıyor, mehmet eymür ve korkut eken grubu ile bir süre sonra birlikte faaliyet yürüttükten sonra 1. mit raporu olayının akabinde hem ümit hem de korkut eken ankara-istanbul/emniyet-mit çekişmesinin diğer ayağı olan mehmet ağar'la yakınlaşıyor. sonra ümit'le korkut eken'in arası bozuluyor, bahsettiğim 10 şubat 1995 tarihli ifade de tam bu olayları anlatıyor işte.

    1. ve 2. mit raporu, mit'in susurluk raporu ve kutlu savaş'ın hazırladığı susurluk raporu incelendiğinde türkiye'de 20-30 yılda bir aktörler kısmen değişse de kirli bir mekanizmanın aynı şekilde işlemeye devam ettiğini rahatlıkla görebilirsiniz. mesela o dönem italya'da 10 kg. uyuşturucu ile yakalanan 4 türk vatandaşının üzerinden çıkan 2 telefon numarası önemli bir polis şefinin makam telefonlarıymış. aynı polis şefi; yakın dönemde uyuşturucu iddialarının da yer aldığı konularla ülke gündemine tekrar bomba gibi düşmüştü.

    ayrıca paramount hotel olayı gündemdeyken yazma fırsatım olmamıştı, yeri gelmişken bahsedeyim bari. zamanında bir akrabamın tanıdığı olan yeraltı dünyasının önemli isimlerinden birinin side'de satın aldığı bir tatil köyü vardı. o dönemin çeşitli kesimlerden en önemli isimleri başta olmak üzere, hatta akrabamdan öğrendiğim 2 tane çok çok tanınmış işadamı var ki; ''ya bu kadar zengin adamlar niye burada beleş tatil yapmaya tenezzül etsinler ki?!'' diyeceğiniz kişilerin buluşma noktasıymış. peki niye geliyor bu adamlar; çünkü oralarda iş bağlanıyor. tatil köyünde bu insanları ağırlayan şahıs daha sonra pusuya düşürülüp öldürülen tüm türkiye'nin tanıdığı bir isimdi. sansar gibi adamdı, kuyruğunu kopardılar kısaca. kendisini tanıyan akrabam da o dönemki konumu gereği meclis'te kurulan susurluk araştırma komisyonu'nda bilgisine başvurulan 41 kişiyden biriydi hatta.
hesabın var mı? giriş yap