8916 entry daha
  • 12 yıllık tekrar izleyislerimin sonunda, başta bihtere epey hak verirken şimdi ne kadar uzak durulması gereken birisi olduğunu -cokca iliski tecrübesi yaşamanın da etkisi ile- çok net görebiliyorum. daha önce aşık olmamış, güvenli bağlanma nedir bilmeyen biriyle ciddi bir iliski yurutemezsiniz bırakın evlenmeyi. bu kadın 25 yaşında idi 50 yaşındaki adnanla evlenirken. 17 ve 10 yaşlarında iki çocuğa üvey anne olarak geldi. 20-25 senedir kurulu, yerleşik düzeni olan bir eve.

    kardeşi ile sevgili oldugu süre boyunca nefret ettiği adam bunu 22. bölümde öptü. 26. bölümde ona karşılık verdi. 32. bölümde ise beraber "kaçmaya" karar verdi, behlulu buna. zorladı daha doğrusu. dikkat ediyorum 26dan sonra sürekli "biz" diye konuşmaya başlıyor. ınanılır gibi değil. siz kim. ben kırmızı bayrağım diye bagiriyor.

    o kadar tecrübesiz ki, habire nihale masum diyip duruyorlar, yanı başındaki adamın onu sadece sikmek istediğini anlayamıyor. behlulu olmadığı bir kalıba sokmaya çalışıyor, bunun yurumedigini gördükçe öfkesi, agresyonu artıyor zaten behlül bunu sonraki bölümde ortada bıraktıktan sonra artık eski bihter kalmıyor. sürekli asabi, daima sinirli, tahmin edilmez, dengesiz bir insana dönüşüyor. adnanin haklı bir tespiti var bu civarlarda, sebebini bilmese de bile hissetmiş adam, "üzerinde bir baskı var, çok gerginsin, başkalarına saldırarak bunu hafifletmeye çalışıyorsun" diye. behlulden kopamıyor, çünkü o ana dek gerçek bir iliskisi olmamış, adama seks yaptıkca daha çok bağlanıyor. e adnandan da ayrilamiyor, bu o evden de ayrılmak demek. bir noktadan sonra adnanla aynı yatağa girmeye dahi tahammül edemiyor. mesela eskiden bihterin neden etrafına bu kadar nefret saçtığıni anlayamiyordum, yani anlıyordum da çok abartılı geliyordu. ama artık düşününce hiç de değil. şu denklemde ben de kafayı yerdim. özellikle behlül gibi daima kapıyı aralık birakan, asla tamamen teslim olmayan ama bütünüyle kendini unutturmaya birine aşık olduysam (tabi ki oldum). ve sonucundan bildiğimiz üzere bihter de iyi yurutemedi. evliliğini yurutemedi, kocasıyla gerçek bir ilişkisi olamadı. ayrıca şundan eminim behlulle kaçıp beraber olsalardı yine intihar ederdi, çok daha büyük bir mutsuzlukla hem de. çünkü hayatının aşkı sandığı adamın ne kadar aşağılık olduğuna bu sefer çok daha yakından şahit olacaktı. elife donusecekti. sürekli aldatılan ama boyun eğen.

    adnanin gördüğüm en büyük hatası ve kendi içine düştüğü yanılgı ise bihterin çok olgun olduğunu düşünmesi. mesela sıkça kullandığı cümleler; çocukluk yapıyorsun, çocukluk yapma artık, küçükler küser barışır büyükler yaralanır iyileşmeleri uzun sürer vb. bihter aile trajedisi nedeniyle hep dışarıya olgun görünmeye çalıştı, adnan da bunu tamamen yanlış anladı, yorumladı. sandi ki o mesafenin ardında feleğin çemberinden geçmiş bir kadın var. halbuki bu hayatın kötü anlarında ne yapacağını bilemeyen, daha önce aşık bile olmamış, babasıni yeni kaybetmiş genç bir kadındı. zekiydi ona bir şey demiyorum. ama zeka yanlış kararlar vermeye engel olmuyor. muhakeme yeteneğini dizi ilerledikçe yitirdi en sonunda da kaybetti. yalnızca hem behlulu hem adnani hem de firdevsi terk ederek bu döngüden kurtulabilirdi. esasında buna da çok yaklaştı. tam de bihter karakterinden beklenen güçlü duruşu göstermişti ki, babasıyla mezarlıkta konuşurken kurduğu cümleler çok yerindedir, yaşadıklarından ders çıkarmış, olayın geri dönülmez noktalara gittiğini artık anlamaya başlamış, zihni gittikçe bulanan bihter buna son vermenin yolunu hiç istemese de tercih eder. aklında seni seven bihter olarak kalmak istiyorum diyerek. ınsanların hayatında zorla kendime yer açamam diyerek. bir batı dizisi olsaydı, halit ziya eseri olmasaydı herhalde burada biterdi dizi. ki bu son bile epey mutsuz, buruk bir son olurdu. adnan ona engel olmasaydı herkesin daha iyi bir hayatı olacaktı, her bir karakterin. adnan yine baştaki yanılgısına kapıldı, bihter yine döngüye girdi. ve aynı denklemde yine aynı sonucun ortaya çıkması bihteri artık intihara surukledi. hayat ne garip.
559 entry daha
hesabın var mı? giriş yap