15 entry daha
  • sinavlarindan birinde ,sınavdan hemen önce sıranın üstünde bulunan* çanta ve mont sebebiyle kendisiyle şöyle bir diyaloğa girilmiştir ( ma: mustafa ateş , mb:mattbarlow )

    ma: evladım kaldırsana şu eşyalarını, sıranın üstü boş kalacak: ( bu arada mattbarlow'a kağıt vermeden geçer, diğer kağıtları dağıtır)
    mb: ya hocam ne olacak ki dursa* (ama söz dinlenir, eşyalar sıranın yanına, nerdeyse sınıfın ortasına konur.)

    (aradan biraz zaman geçer, kağıt dağıtmayı bitirmiş olan hoca tekrar gelir)

    ma: ya sana kaç defa söyleyeceğim evladım kaldırsana şunları
    mb: hocam kaldırdım işte...
    ma: götür başka yere koy sen onları
    mb: (içinden söylenerek) tamam hocam ya...

    eşyalar askıya asılır. hoca da sınıftan çıkar gider... ama o da ne? sınav kağıdı yoktur ortada. hocaya seslenilir:

    mb: hocam?
    ma: ne var yine?
    mb: kağıt vermeden gittiniz hocam ya, nasıl iş bu???
    ma: öff be ne kadar problemli adamsın sen ya*
    mb: .... (bir kelime daha çıksa ağızdan sınava sokmayacak o derece)

    ama muhabbeti bol, saygıdeğer insanlardan biridir kendisi... acayip teknoloji düşkünüdür. masasındaki apple notebook'u daha ilk çıktığı zamanlarda almıştır. kocaeli endüstri'nin 2008 yılı mezuniyet yemeğine o meşhur, elinden eksik etmediği piposu ile iştirak ederek ortamı şenlendirmiş, bizleri kahkahalara boğmuştur.
36 entry daha
hesabın var mı? giriş yap