76 entry daha
  • hüzünlü olmayan, aksine güçlü olan bir parça. "ayin gibi bu aşk" diye başlayıyor, bu gece bu başlık altında buluşalım, yine ancak bu şekilde yalnız kalabiliyoruz. ama şu an benim kulağımda çalan bu değil.

    gelmekten nefret ettiğim bu şehirde yine peşimden valizimi sürükleyerek yürüyorum. bu hafta kaçıncı saydın mı? sokaklar boş şu an, bir bankta oturuyorum.

    bankların en karanlığını seçtim ki görünmeyeyim, bunu yazmaya başlayınca zaten tonla insanın göreceğini fark ettim. ama sana içimi dökebildiğim tek yol bu.

    sana ilahi bir nitelik atfetmek istedim bu gece, nasıl olsa şarkı ayin gibi bu aşk diye başlıyor. "nimet" olduğunu düşündüm önce ama çabucak fikrim değişti. nimet olsaydın tanrı'nın her kuluna sunulmuş olurdun.

    sen "ikram" olabilirsin. tanrı seni bana, hak ettiğim nimetten öte bir mükafat olarak vermiş olabilir yalnızca. senin güzelliğin beni doyurmuyor, ödüllendiriyor. ve bu ikramın kıymetinin bilinmeme hadisizliğinin cezasını ödeyeceğim.

    sana aşık olmak ile sevmenin farkını anlattım ya dün, sana aşık olduğum için seni seviyorum. senin bana verdiğin her şeyi seviyorum. şu an yaşadığım bu azap dahil.

    en güzel kadın, karnımın ortasında bir girdap var. sanma ki usulunce dönüyor. şarkılar devasa bir kaşıkla o girdabı bir de aksi yöne çevirmeye çalışıyorlar.

    kadınım, vücudum sana duyduğum arzu ile kıvranıyor ulan.

    ve ben bu ızdıraptan sırf senden geldiği için keyif alıyorum.

    kabul etmekte zorlansam da, hayatta bugüne kadar öğrendiğim her şeye ters olsa da, bunu burada söylemek ne kadar zor olsa da. izlediğin o dizideki gibi, ben seninle mutsuzluğa da varım.

    sana çok aşığım.

    gitme.

    bir ömür bile yetmezdi.

    yetmedi.

    edit: yine uyandım.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap