4 entry daha
  • 14. yılında hala güncelliğini koruyan güzel eser. bir direnişçiyi ölümsüzleştiriyor, kinimizi biliyor ve kalbimizi kavgayla doldurup yol gösteriyor hala. çünkü sibel yalçın'dan bu yana, hainlerin ve yağmacıların yüzleri dışında, değişen bir şey yok. tam da bu nedenle, sibel yalçın yeni bedenlerde can bulmaya devam edecek. faşizme karşı direniş, düşmanı korkularından hala titreten, şarkılarımıza dil uzattıran bu inatçı direniş, halka düşman iktidarlar olduğu sürece devam edecek, çünkü halkı yok edemezler ve sibel yalçın halktır.

    düşmanın nasıl bir halk istediği ortada. onlar bizim topraklarımızı satacak, bizi işsiz bırakacak, onbinlerimizi gözaltında, faili devlet katliamlarda canından edecek, ama bizler silahlanmayacağız, ama bizler oy vermeye devam edeceğiz. nankör bir sessizlikle itaat edip, üretip, tüketip, çürüyeceğiz. onlar zenginliklerinin tadını çıkaracak, dünyanın en güzel köşelerinde, en şanslı hayatları sürecekler. istedikleri, hayallerini kurdukları ülke ve dünya tasarımı budur. bunun için işkence yapıyorlar, bunun için faşist köpekler besliyorlar, hapishaneler bunun için yapılıyor, bunun için bazılarının gemisi varken, bizlerin hesabına düşen, depresyon, yalnızlık, işsizlik, utanç ve hırsızlıktır. kendi dilimizi bile konuşamamaktır.

    sibel yalçın bir intikam meleğiydi. tırpanının sapında yalnız onun eli değil, bir halkın eli vardır.
    ve o tırpanın sadece zalimleri değil, zalimlerin sarayını koruyanları da biçmesi kaçınılmazdır.
    titreyin.
24 entry daha
hesabın var mı? giriş yap