5 entry daha
  • en büyük özellikleri acıdan aldıkları bu hazzı sonuna kadar inkar edip her daim mazlumu oynamalarıdır.

    haksızlığa uğrayan, hayatın sillesini yiyen, şanssız kader kurbanlarıdır onlar ve hiçbir şeyin bunu değiştiremeyeceğini iddia ederler. onlara acı veren şeyi hayatlarının merkezine oturtur ve dünyalarının onun etrafında dönmesi için ellerinden geleni yaparlar. çünkü bilirler ki o şeyden kurtulmaya çabaladıkları anda kendi yörüngeleri sarsılacak, dengeleri bozulacak ve hayatları anlamını yitirecektir. işte bundan ölesiye korkarlar çünkü yerine koyacak hiçbir alternatif yaratmamışlardır onca zaman.

    hayatın onlara oynadığı bu oyundan kurtulmak için çabalar gibi görünürler zaman zaman. çevre değiştirdiklerini iddia ederler, yeni bir iş arayışına girerler mahsusçuktan, iddialı cümleler kurar sonra o cümleleri yüksek sesle defalarca tekrarlarlar, hem kendilerine hem yakın çevrelerine. oysa içten içe yaptıkları tek şey onları sevenleri bir nebze olsun kandırmak, idare edebilmek, acı çekmek için biraz daha zaman kazanmaktır.

    elbetteki hiçbir sonuç alamazlar bu yalancı gayretlerden. sadece ellerine "bak işte görüyorsun çabalıyorum ama olmuyor olmuyor olmuyor... çok bedbahtım" diyebilme şansı geçer ve bunun dışarıdan ne kadar komik göründüğünü asla anlayamazlar.

    ve bir gün gelip de sen bu acıdan zevk alıyorsun, bunun başka bir izahı yok denildiğinde bütün varlıklarıyla bunu inkar eder, reddeder, kabullenmez ve suçlarlar. çünkü duymak istedikleri asla bu değildir. oysa sigara gibi, alkol gibi, uyuşturucu gibi bağımlıdır onlar acıya. kendi içlerine baktıklarında bunu gören ama dünyanın geri kalanına asla göstermeyen bağımlılar.

    bu acıdan kurtuluşun tek yolunun yine acı çekmek olduğunu da bilirler. ama istemezler, kabullenmezler, yerine çekecekleri acı onları mutlu etmeyecektir çünkü, korkarlar, aciz duruma düşeceklerini zannederler.

    oysa ki en büyük korkaklık, aslında kendi hayatını hiç tereddüt etmeden başka hayatlara gümüş tepsi içinde hediye etmektir, en büyük acizlik kendinden bu denli vazgeçmektir, bilmezler.

    bitmez...
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap