• ankara panora 'da bulunan bir cafe. her kim yönetiyorsa ya işletme okumuş ya da mba yapmış. cafe'nin avantajlarını ve dezavantajlarını yazalım:

    avantajları: yok. illa bişey yazmak istersek de en üst kattaki fast food'çular formatında değil diyebiliriz, kendi alanı koltuğu masası var.

    dezavantajları: yeri çok kötü. bütün cafe'ler girişte sağ ve sol kısımda, gelen panora'nın kaotik asansör-yürüyen merdiven kombinasyonuna bulaşmaktansa direkt cafe'sine oturuyor. timboo'nun pozisyonunda ama tam ters tarafta olan gloria jeans kapattı dükkanı yakın zamanda. yemek için herkesin çıktığı en üst katta değil, çıkınca "bi de bura varmış deneyelim" denilip de girilemez. en üst katta zaten bütün food court'tan görülen yemeğiyle ortamıyla kale gibi duran, hemen yandaki mac ve cinebonus ile anlaşması olan num num var.

    timboo garibim, o kadar kıyıda köşede ki neredeyse önünden geçseniz farketmeyeceksiniz, zaten kapasitesi de az. peki nasıl oluyor da hep tıka basa oluyor?

    işletmeci amcam, hem lokasyon hem marka avantajları olan midpoint, num num vb. ile kafa kafaya rekabete girerse ezileceğini anlamış, farklılaşma yoluna gitmiş, çoluklu çocuklu aileleri hedef almış. şimdi bir aile gittiği zaman bebeye* renkli menkli boktan çocuk menüsünü dayıyorlar, eline film menüsü veriyolar, çocuk filmini seçiyor, garson dvd player'ı getiriyor bebe filme kitleniyor iptal oluyor. e bir anne baba iptal olan çocuktan daha iyi ne ister? film istemezse boyama kitabı ve renkli kalemler dayıyorlar. onu geçtim bir daha panora'ya gelindiğinde bu bebe timboo'ya gitçez diye yeri göğü inletmez mi? bu sayede ne kadar çoluklu çocuklu aile varsa timboo'yu dolduruyor. bir de menülerini değiştirdiler, big chefs eat'n joy tarzı ne kadar çeşit yemek varsa hepsinden koydular, o bakımdan da daha geniş ve genç bir kitleyi hedeflediler. dekoru da yazlık bahçe tarzı pastel renkli biraz çiçekli. eh, yer olarak nispeten biraz daha sakin de olduğu için, ortamı menüsü de kıyasla iyi olduğu için 7'den 77'ye herkesin gittiği bir yer oldu timboo.

    burada iki kere yemek yedim, birisi sezar salata çakması romalı salata, ötekisi de bir hamburger çeşidi. salata ne iyiydi ne de kötüydü, ismi ise caesar cardini 'ye ayıbolmuştu. hamburger'in en önemli parçası olan köftesi kuru ve lezzetsizdi, patatesi ise çayyolu kıtır tarzı baharatlıydı ve güzeldi. menülerini şöyle iyi bir lezzet testinden geçirmelerini tasiye ederim, biraz daha kurcalansa baya bir açığı çıkacak izlenimi bıraktı bende.
78 entry daha
hesabın var mı? giriş yap