9 entry daha
  • başlangıç kısmı.

    bugünlerdeki anayasa tartışmaları sırasında sık sık "anayasanın dibacesi(nde)..." lafını duymaktayız. peki ne yaz(dır)mış paşalar vaktiyle bu dibaceye? asil türk milletinin önünü asker zekâsıyla nasıl ışıl ışıl aydınlatmışlar?

    hazırola geçin, başlıyoruz...

    =====alıntı=====

    türk vatanı ve milletinin ebedî varlığını ve yüce türk devletinin bölünmez bütünlüğünü belirleyen bu anayasa, türkiye cumhuriyetinin kurucusu, ölümsüz önder ve eşsiz kahraman atatürk'ün belirlediği milliyetçilik anlayışı ve o'nun inkılâp ve ilkeleri doğrultusunda;

    dünya milletleri ailesinin eşit haklara sahip şerefli bir üyesi olarak, türkiye cumhuriyetinin ebedî varlığı, refahı, maddî ve manevî mutluluğu ile çağdaş medeniyet düzeyine ulaşma azmi yönünde;

    millet iradesinin mutlak üstünlüğü, egemenliğin kayıtsız şartsız türk milletine ait olduğu ve bunu millet adına kullanmaya yetkili kılınan hiçbir kişi ve kuruluşun, bu anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenmiş hukuk düzeni dışına çıkamayacağı;

    kuvvetler ayrımının, devlet organları arasında üstünlük sıralaması anlamına gelmeyip, belli devlet yetki ve görevlerinin kullanılmasından ibaret ve bununla sınırlı medenî bir işbölümü ve işbirliği olduğu ve üstünlüğün ancak anayasa ve kanunlarda bulunduğu;

    (değişik: 3.10.2001-4709/1 md.) hiçbir faaliyetin türk millî menfaatlerinin, türk varlığının, devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, türklüğün tarihî ve manevî değerlerinin, atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılâpları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği ve lâiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı;

    her türk vatandaşının bu anayasadaki temel hak ve hürriyetlerden eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanarak millî kültür, medeniyet ve hukuk düzeni içinde onurlu bir hayat sürdürme ve maddî ve manevî varlığını bu yönde geliştirme hak ve yetkisine doğuştan sahip olduğu;

    topluca türk vatandaşlarının millî gurur ve iftiharlarda, millî sevinç ve kederlerde, millî varlığa karşı hak ve ödevlerde, nimet ve külfetlerde ve millet hayatının her türlü tecellisinde ortak olduğu, birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla ve “yurtta sulh, cihanda sulh” arzu ve inancı içinde, huzurlu bir hayat talebine hakları bulunduğu;

    (burada ilk dört kelime büyük harfle) fikir, inanç ve kararıyla anlaşılmak, sözüne ve ruhuna bu yönde saygı ve mutlak sadakatle yorumlanıp uygulanmak üzere,

    (burada ilk üç kelime büyük harfle) türk milleti tarafından, demokrasiye âşık türk evlatlarının vatan ve millet sevgisine emanet ve tevdi olunur.

    =====alıntı sonu=====

    rahat...
15 entry daha
hesabın var mı? giriş yap