77 entry daha
  • yer: yeni rüya sineması. filmin başlamasına birkaç dakika var. numarasız bilet sahipleri yerleşecek boş koltuklar aramakta. yanımda oturan, zannımca yedi renk lale kart sahibi teyze ve önündeki koltukta oturan genç adam arasında yaşanan ve benim de dahil olmak durumunda kaldığım diyaloğu hatırladığım kadarıyla aktarmak isterim:
    teyze: biletinizde bu koltuk numarası mı var?
    adam: hayır.
    teyze: o zaman kalkar mısınız ordan, göremiyorum?
    (kısa bir sessizlik)
    adam: nasıl ya, ben kalkarsam başkası oturacak.
    teyze: hayır efendim belki boş kalacak ve ben rahat rahat göreceğim. niye şansımı engelliyorsunuz.
    (adam mülayim çıkıp hemen yandaki koltuğa geçer. yani benim önümdeki koltuğa.)
    ben: yahu hanımefendi ne absürt (entelektüel bir platform olması sebebiyle özellikle absürt kelimesini kullandım. yoksa saçma da diyebilirdim) bir talepte bulunduğunuzun farkında mısınız? ayakta insanlar var görmüyor musunuz? ne demek önüm boş kalsın.
    (teyze beni iplemediğini belirten bir bakış atar. bu kez ben önümdeki koltuğa geçen adamı dürterim gülümseyerek)
    şimdi de benim önümü kapattınız beyefendi. kalkar mısınız lütfen?
    (adam kalkıp tekrar eski koltuğuna geçerken kadının talebinin saçmalığına yeni uyanmışçasına söylenmeye başlar. durum alaylı ve eğlenceli bir hal alınca teyze kendini yalnız hissedip yanımdan kalkar ve kendine yakıştığına inandığı kraliçe koltuğunu arayışa başlar.)
    cidden bu lale kartlardan sebep mi garip ve şımarık seyirci modelleriyle sık sık karşılaştım. bu bilmem kaç liralık kart sahibi olanlar sinema salonunda gereksiz şımarıklıklara girişiyorlar, ne cins hareketler bunlar yahu. bi sakinleşip filminizi izlesenize diyesi geliyor insanın.
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap