mustafa kemal atatürk

• tarihini şimdi pek hatırlamıyorum. bir günün gecesi sofrada atatürk misafirleriyle otururken, ekmeğe bir kuruş zam yapılacağı hakkında bir mevzu açıldı. (o zamanki ekmek gramajı tam 1 kg idi ve fiyatı da zannederim 8 veya 9 kuruş idi). yapılacak zam hakkında herkes bir fikir beyan ediyordu. tartışmalar devam ederken, atatürk '' durun bakalım, bizim sofracıbaşımız ibrahim'in de fikrini alalım, o halk çocuğudur, bursa'dan izinden yeni dönmüştür. bu hususta bakalım o ne diyecek?'' dediler. sonra ibrahim'e dönüp ''söyle bakalım ibrahim, ekmek zammına ne diyorsun?'' diyerek cevabını beklediler.
  
  ibrahim bey arkadaşımız ''paşam ekmek fakir fukara halkın başlıca gıda maddesidir. bu itibarla yapılacak 1 kuruşluk zam zengin tabakayı zaten ilgilendirmez. halk tabakası günde üç dört ekmek yer bu da cebinden 3, 4 kuruş fazla para çıkması demektir. bu fazla olur. zengin ve varlıklı olanlar esasında francalayı ve onu da zaten az yer. onun için yapılacak zammı ekmeğe değil, francalaya ve buna mümasil diğer yiyecekler olan pasta, börek, çörek, bisküvi gibi varlıklı insanların yedikleri unlu mamullere yapılmalı kanaatindeyim'' dedi ve sözünü kesti.
  
  atatürk sofrada bulunanlara dönüp ''ibrahim'in söylediklerini işittiniz mi?'' diye sordu. herkes ''evet, işittik'' dediler. ''o halde ben de bizim ibrahim'in fikrine iştirak ediyorum ve ekmeğe yapılacak 1 kuruşluk zammı kabul etmeyelim, değil mi?'' diye ifade buyurunca tüm sofradaki yetkili, yetkisiz davetli ve misafirlerin de onayıyla ekmek zammı bu şekilde kolayca halloluverdi.
  
  atatürk'ün yanı başında - çankaya köşkü kütüphanecisi nuri ulusu'nun hatıraları