michael tonello

• ticari zekaya sahip insanlara verilebilecek en güzel örnektir kendisi.
  
  ebayda birkin çanta satarak zengin olan ve ünlenen bu şahsiyet aşağıdaki röportajda herşeyi anlatmış:
  (kaynak: internet)
  
  soru: lüks eşyaların arasında varlıklı bir ailede mi büyüdünüz?
  
  cevap: hayır, tersine orta sınıf bir ailem vardı. hem annem hem babam çalışırdı. yaz aylarında harçlığımı çıkarmak için ben de küçük işler yapardım. bu işi yapana kadar hermes markasının hiç bir ürününü kullanmadım.
  
  soru: hermes maceranız nerede başladı?
  
  cevap: reklam çekimlerinde mankenlerin makyaj ve saç tasarımı işlerini yapıyordum. tanınmış müşterilerim vardı ve iyi para kazanıyordum. ancak boston’da yaşadığım hayat beklentilerimden uzak kalıyordu. 1999 yılında bir çekim için barcelona’ya gittik ve görür görmez barcelona’ya aşık olup taşındım. bir süre sonra bir iştede çalışmadığım için param bitti. ne yapacağımı kara kara düşünmeye başladım.
  
  soru: ve o anda ebay‘den birşeyler satmaya karar verdiniz…
  
  cevap: boston’dan kargolattığım eşyalarım barcelona’ya gelmeye başlamıştı. giyimime düşkün olduğum için bir sürü pahalı kışlık giysilerim vardı gelen kargolarda. kışlar barcelona’da etkili olmayacağı için onları ebay‘de satmaya karar verdim. ebay’de satışa çıkardığım ilk ürünüm ralph lauren mağazasında 99 dolara aldığım kaşmir bir atkıydı. sadece bir günde 400 dolara satışı oldu. işte o anda ebay üzerinde durmanın zamanının geldiğini fark ettim.
  
  soru: hermes marka satmaya ne zaman başladınız?
  
  cevap: kolilerden bir tanesinde 1992 yılında new york’tan alınan ve sadece bir defa kullandığım hermes marka ipek bir eşarp vardı. ebay‘de 500 dolara satışı oldu. bu eşarp için açık artırmaya katılan herkes “elinde başka hermes marka ürün varsa, alabilirim!” diye sordu. bede de başka hermes marka ürün yok. hemen hepsine mesaj yazıp istedikleri ürünleri sordum. ertesi gün bir liste yapıp barselona’da ki hermes mağazasının yolunu tuttum ve bütün ürünleri kredi kartım ile aldım. aldığım ürünleri ebay‘de satarak paramı üçe katladım. birkaç ay içerisinde artık günde 40 hermes açık arttırması yapmaya başladım. hermes konusunda herkes çılgına dönmüştü ve benimde aylık gelirim 25 bin dolar civarına gelmişti. hermes mağazalarının olduğu şehirler kısıtlıydı ve zenginler hermes ürünlerini almak için seyehat etmektense ebay üzerinden biraz daha fazla para vererek benden alıyorlardı. benim bu işi yaptığım 2000 senesinde hermesin web sitesi dahi yoktu.
  
  soru: o zaman ebay’de tam bir hermes otoritesi oldunuz sanırım…
  
  cevap: kesinlikle, birkin çantaları fark etmem de böyle oldu. carole bayer sager adlı tanınmış bir şarkıcıdan “bana bir birkin bulabilirmisin” diye bir mesaj aldım. birkin‘in ne olduğu ile alakalı hiç bir fikrim yoktu. hemen google’’da arama yaptım. hermes çantası olduğunu görünce hemen mağazaya koştum ama mağazada stoklarında olmadığını ve bekleme listesine girmem gerektiğini söylediler. barcelona’dan madrid’e, oradan güney fransa’ya gittim. saint tropez, monte carlo, provence gittiğim bütün hermes mağazalarında aynı cevabı aldım. hatta bir arkadaşım asla birkin çanta alamayacağımı çünkü bunun bir statü sembolü olduğunu söyledi.
  
  soru: üç yıllık bekleme listelerini görünce pes mi ettiniz?
  
  cevap: bir gün madrid hermes mağazasında yine birkaç eşya aldıktan sonra ödeme yapmak için kasaya gidip havalı bir tarzla birkin‘leri olup olmadığını sordum.görevli, depodan bakıp geleceğini söyledi, 2 dakika sonra elinde turuncu bir kutu ile çıka geldi. özel eldivenlerini takarak kutunun içinden timsah derisi birkin çantayı çıkardı. fiyatına bile bakmadan hemen alıyorum dedim. otele dönüp kredi kartı ekstreme baktığımda az daha kalp krizi geçiriyordum. çanta tam 24 bin dolardı. ya satamazsam diye paniğe kapıldım ama yersiz olduğunu ebay‘e koyduktan 45 dakika sonra çanta satıldığında anladım.
  
  soru: tamam da bekleme listesini nasıl aştınız anlayamadım.
  
  cevap: ilk seferinde ben de anlamamıştım. yaptığım tek farklı şey, mağazaya girdiğimde birkin var mı sorusuyla başlamak yerine, diğer hermes ürünlerinden alıp sonra sormak olmuştu. diğer hermes mağazalarında da aynı yöntemin işe yaradığını fark ettim ve işte tamam dedim.
  
  soru: gerçekten bir bekleme listesi olduğu yalanmıymış?
  
  cevap: evet gerçekten yalan. hermes yöneticileri, zenginlerin gömleklerini gucci, eteklerini prada mağazalarından almalarını istemiyor. bütün alışverişlerini hermes‘den yapsınlar, biz de birkin çanta vererek ödüllendirelim diyorlar. birkin fare kapanındaki peynire benziyor. hermes mağazalarında yeterince para harcayan herkes bir birkin çanta satın alabilir. sihirli formülü keşfettikten sonra birkin çanta için fransa’dan ispanya’ya, buenos aires’ten tokyo’ya kadar bütün dünyada tam 111 şehri dolaştım.
  
  soru: james bond filmleri gibi bir hayatınız varmış.
  
  cevap: doğru, steven spielberg’ün catch me if you can filminde leonardo di caprio’nun oynadığı dolandırıcı gibi sürekli hesaplar kitaplar yapıyordum. diyelim zürih mağazasından bir çanta aldım, milano’ya geçer geçmez otelden amerika’ya anneme çantayı gönderiyordum, o da müşteriye kargo yapıyordu. böyle bir sistem yaratmam gerekiyordu çünkü elimde 4 tane birkin çanta ile kent kent gezersem veya uçağa binersem dikkatleri üzerime çekip herşeyin berbat olması riski vardı.
  
  soru: hermes bunu ne zaman fark etti?
  
  cevap: 2006’da hermes paris mağazasında bir görevli benim adımı veri tabanlarında aratmış ve aldığım birkin çantaların çokluğunu görünce neredeyse düşüp bayılıyormuş. önce bir hata olduğunu falan sanmışlar ama sonra kontrol ettirip doğru olduğunu fark edince bana bundan sonra hermes ürünleri satmayacaklarını bildiren bir faks gönderdiler. bir iki gün sonra bir hermes mağazasında birşeyler almak istedim. görevliler, mağazada bulunan bütün ürünlerin bir başka müşterileri için ayrıldığını söyleyip, özür dilediler. böylece birkin maceram sona erdi.
  2000 ve 2005 yılları arasındaki 5 yılda satın aldığım birkinler için tam 1.6 milyon euro harcadım. 2005 yılının son 4 ayında tam 130 adet birkin almışım. bu iş sayesinde 1400 zengin bayan müşterim oldu. evlerindeki partilere beni çağıran sosyetik ünlüler, lüks yatlardaki gezilere davet eden sosyetik dostlar yaşamımın ayrılmaz bir parçası durumuna geldi. ebay sayesinde bir servet kazandım.
  
  bitti.