• ölünün odası

    bir oda,yerde bir mum,perdeler indirilmiş;
    yerde çıplak bir gömlek, korkusundan dirilmiş.
    sütbeyaz duvarlarda, çivilerin gölgesi;
    artık ne bir çıtırtı, ne de bir ayak sesi...
    yatıyor yatağında, dimdik, upuzun ölü;
    üstü, boynuna kadar bir çarşafla örtülü.
    bezin üstünde, ayak parmaklarının izi;
    mum alevinden sarı, baygın ve donuk benzi,
    son nefesle göğsü boş, eli uzanmış yana;
    gözleri renkli bir cam, mıhlı ahşap tavana.
    sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var;
    küçük bir çizgi, küçük, titreyen bir ân kadar.
    sarkık dudaklarında asılı titrek bir ân;
    belli ki, birdenbire gitmiş çırpınamadan.
    bu benim kendi ölüm, bu benim kendi ölüm;
    bana geldiği zaman, böyle gelecek ölüm...

    --- necip fazıl kısakürek ---
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap