inanç konukçu

• 19 bölümdür kendisine yazmamak için zor kendimi tutuyordum.
  böğğk saçları boyadır kesin, ee tabi 40larına merdiven dayamıştır, normal beyazlamıştır, yakında saçları da dökülür hem, belki dökülmüştür zaten kaç yaşında adamın böyle gür saçı olmaz kesin saç ektirmiştir keltoş şeklinde türlü türlü boklar attım. (rabbisi tez zamanda cezamı versin diyorum, amin)
  
  belki (büyük ihtimalle) rolünün gereği orta yaşlı bir adam sanıyordum kendisini, gerçek hayatta evli mutlu çocuklu aile babası bir adamcağız olarak düşünüyordum. böyle gazetelerin hafta sonu eklerinde kızı oğlu ve karısıyla objektiflere gülümseyen, behzat.ç'nin neden bu kadar sevildiğini anlatan, hayaletle kendisi arasındaki benzerlikler nedir şeklindeki süpersonik soruyu nezaketle ve minimum saçmalayarak cevaplamaya çalışan biri olarak düşünürken kendisini, arkadaşımın zat-ı şahanelerine biskolata erkeği muamelesi yaptığı bir muhabbetle her şey değişti. hakkındaki bütün yargılarım yerle bir oldu (çok da iyi oldu çok da güzel oldu)
  
  -salak ne 35-40'ı çocuk daha 25 yaşında!
  
  bu işsiz güçsüz halime, "gel efes pilsen'de üretim mühendisi olarak başla" deseler bu cümleyi duyduğum kadar sevinirim anca.
  bizim dönemde pek böyle başarılı insan çıkmadığı için sevindim sanırım (85li bildiğim tek ünlü hepsi grubundaki kızıl saçlı kız ya düşün hissettiğim acıyı) şaka lan şaka doğduğum yılın medarı iftiharı olması zerre umrumda değil. çok karizmatik adam, sadece ve sadece düşündüğüm kadar yaşlı olmadığı için sevindim. adamın orta yaş civarı olduğuna o kadar inanmışım ki hiç kimdir nedir diye araştırmadım bile, bu benim mallığım olduğu kadar kendisinin de başarısı sanırım. başarılı adam vesselam.