tayfur havutçu

• doğruydu, milli takımın ve beşiktaş'ın penaltıcısıydı ama bu penaltılarda çözülemeyen bir sırrı vardı. penaltıyı hep aynı köşeye, aynı yere ve aynı hızda atardı. istatistiklerini bilmiyorum ama penaltı kaçırdığı tek bir maç bile hatırlamıyorum. işin daha ilginci ise, attığı penaltıların yarısından çoğunda da kaleci ters köşe olurdu. bunu nasıl başarırdı, nasıl fark edilmedi, bilmiyorum ama öyleydi.
  
  hayatı da zaten böyle bilinmezlikler üzerine kuruluydu. neden fenerbahçe'ye geldiği pek anlaşılamadı. kendisini ortasahada kabul ettirdikten sonra da, neden defansa çekildiği de anlaşılamadı. fenerbahçe'de "üç büyük takim futbolcusu değil" dediler, kocaelispor'a gitti, oradaki performansıyla şaşırttı, oyunun iki yönünü oynayan bir orta saha olmuştu. o performansla beşiktaş'a gitti. gene kimseyi memnun edemedi. yıllarca beşiktaş'ta oynadı. "yasin ve tayfur yeaa" diye başlayan sitemli cümlelere özne oldu ama gene de tayfur futbolu bırakana kadar hep oradaydı.
  
  futbolu bıraktı, yardımcı teknik direktör oldu. 5 senedir orada. şimdi de hasbel kader beşiktaş teknik direktörü. gene "emaneten" koltukta olduğu söyleniyor. tayfur bu, o koltukta 3-5 sene oturmadan kalkmaz. demedi, demeyin.
  
  o 3-5 sene de yeterliliği tartışılır durur.