1 entry daha
  • bilnmeyen , bir adem oğlu/ havva kızı olduğunda işler daha da sarpa sarıyor.o insanın ismini bile bilmiyorsunuz ama postacı kapınıza onun el yazısıyla yazılmış bir mektup bırakıyor.aslında postacı da biliyor onun kim olduğunu ve size hangi kutsal amaçlarla mektup yazdığını.mektuplar birken , on oluyor , onbeş oluyor.merak içinizi kemiren bir sirtlana dönüşüyor.son günlerde , cnbc e'den sıyrılamadığınız için kendinizi vahşi batının acımasız bir kasabasında hayal ediyorsunuz.posta arabalarını çift at çekiyor , arabacının yüzü gözü toprak içinde.verandalı ve alçak duvarlı evinizin önüne geliyor ve çitlerin öte taafına bırakıyor mektubunuzu.siz heyecan içinde her hafta elinize ulaşan mektupları deste deste sıralayıp karşınıza alırken , aslında onun hayaliyle konuşuyorsunuz.bilinmeyene olan özlem ; her çağda , her kültürde , hatta biraz da buralardan -eski osmanlı- örnek verelim , herşeyin ulu orta gözler önüne konması mümkün olmayan doğu kültürlerinde-özellikle oryant kültürlerde bu özlem daha öldürücü olabilir- ve diğer geçiş kültürlerinde ilelebet payidar kalacak bir yanıp tutuşma durumudur
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap