2 entry daha
  • kitap, almanca'dan vedat çorlu imzasıyla dilimize çevrilmiştir.

    dost'un edebiyat serisinden çıkan bu kısacık metin, keskin bir gözlem ve ince bir içselleştirmeyle benzerlerine rio'nun izbe-kenar mahallelerinde karşılaşabileceğimiz foto-reel bir kahramanı bizimle tanıştırır.

    alışılageldik nehir-köprü-köprü altı-ayyaş formatının dışına taşan kugu ve anlatı(m), insanın kendi iç ben'inin çeperlerinde dolaşan bir sülietle-varoluş sarkacının flu bir yansıması olur. herman hesse ve thomas bernhard metinlerinden alıştığımız tada yakın duran bu 'efsane' anlatımı, sinema-senaryo diline de uyarlanarak avusturya edebiyatı içinde özel konum kazanmıştır.

    kitap, "1934 yılının bir bahar akşamı, yaşını başını almış bir beyefendi seine'in üzerindeki köprülerden birinin taş basamaklarından aşağıya, kıyaya iniyordu" diye başlayan ortalama bir betimleme cümlesiyle açılıyor. ancak daha ilk bölümlerde, "gazeteler insanı sıcak tutar, bunu bütün evsizler bilir", "insanın perişanlığını kendi gözleriyle görmesi hoş bir şey değil" gibi pek çok tezli cümleyle bizi kendine bağlar.
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap