3 entry daha
  • kendisi hakkında yerel basında yer alan haberlere şöyle cevap vermek isterim;
    ''kimse bize zaten pamuklar içinde okuyacaksınız demedi.''

    buradan mezun olan biriyim. diğer elektrik mühendisliklerinde okuyan-mezun bir sürü arkadaşa sahip biri olarak bilinen bir gerçeği söyleyeyim; elektrik mühendisliği zordur, kocaeli'de de biraz ortalamanın üstünde zor olduğu söylenebilir. geçme notu, çan eğrisi olmaması, derslerin hocalarının zor olması vb.
    mesela okurken benim kafamda egzema çıktı lan, sebebi sadece stresmiş, 1 kredi laboratuar dersi için 5 sınava filan sokarlar adamı.

    ama madem şu tercih zamanında da iki kelam edeyim seçeceklere;

    -kocaeli: şehir güzel, istanbul'a yakın ve benzer zaten. sakın andaval gibi ''sevmedim burayı arkadaşım yok'' triplerine girmeyin de güzel geçsin yıllarınız, ben başta yaptım çekilmiyor. çarşı, acısu, sekapark zaten doğal gezi alanınız; kartepe, maşukiye, sapanca, gölkaypark, kandıra da biraz uzak zaman geçirme yerleriniz olacak. severseniz çok güzel gelir her yer, bazen çok özlüyorum.

    -kocaeli üniversitesi: 61000 öğrencisi, türkiye'nin en büyük kampüs alanlarından biriyle çok büyük okul. istanbul'daki devlet üniversiteleri kadar yüksek puanı yoktur, anadolu'dakilerden de puanı yüksektir genelde. mühendisliği ve tıpı iyidir. fiziki şartları çoğu özel okulda yok, üniversitede olduğunuzu hissettirir. umuttepe'nin tek sorunu ulaşım ve çetin geçen kışı, kar-yağmur-kalabalık otobüse dayanamazsan gelme sakın. ayrıca saçma sapan bir bürokrasiye sahiptir kendi içinde okulum, işin düşmesin aman.

    -elektrik mühendisliği: direk en bilinen olaydan gireyim; rehber hocalarınız şimdi size elektrik mühendisi evde tesisat yapar başka boka yaramaz diyor ya, yalan kuyruklusundan. elektrik-elektronik yaz derler ama. elektrik-elektronik mühendisliği hakkında sallayayım biraz arkadaşları çok kızdırmadan;
    aynı anda hem elektrik hem elektronik eğitimi tek koltukta iki karpuz taşımak gibi,
    bu gözler lojik yazan makine mühendisi de gördü ama genelde iki ana dalı da hakkıyla sindiremiyorlar,
    1 kv üstü imza yetkileri yok, fark dersi vermesi lazım,
    kpss'deki kontejyan az-mezun çokluğu ilişkisi var (edit: bu düzeltildi galiba eem leyhine)
    elektrik alanını seçseler bile özel sektörde ibre ari uzmanlıktan yana; ya elektrik ya da elektronik ya da kontrol ya da haberleşme mühendisi olması daha tercih edilebilir oldu son zamanlarda

    ben de bu işlerle alakasız bir öğrenciyken elektrik elektronik istiyordum ama bana mesela sektörden abi yazdırdı, iyi ki de sözünü dinlemişim.
    çünkü bazı alanlarda çalışması zorunlu elektrik mühendisinin, bütün iletim, dağıtım, alçak gerilim projesi çizimi için imzamız zorunlu, asansörde bile elektrik mühendisi imzası olması lazım.
    bunun haricinde türkiye, avrupa'da elektrik makinaları üretimi, ve epc olan firmalar baz alındığında en gelişmiş ülkelerden biri; siemens, abb, areva, schneider vs.türkiye'de fabrika kurmuş ve birçok dünyaya açılan türk firması da var. buralarda binlerce istihdam oluyor ve mezun sayısı hala çok az. rehber hocalar yine bilmez bunları. öğrencilik yıllarımdan itibaren stajyer ve normal çalışan olarak iyi firmalarda çalıştım her zaman.

    - kou elektrik: 1970'lerden beri kocaeli mimarlık mühendislik fakültesi adı altında, makina mühendisliği ile birlikte kou'nun temelinin atıldığı bölümdür. 6-7 sene önce burası 20 bin küsürlerde alıyordu lan, ama okul büyük, yeni filan diye yök baba 2-3 kat arttıracaksın dedi kontejyanı, kafasına göre sıralama yaptı, yeni sistemde ederi 100 binle alacak filan dedi takip ettim, şu an herhalde 50-60 binde tam bilmem. hocaları gerçekten çok bilgilidir, olur da kazanırsanız; bora alboyacı, ali bekir yıldız, sabri çamur, birol arifoğlu, feriha erfan kuyumcu, tarık duru, ayşen basa arsoy gibi derya denizlerden faydalanınız, hepsi mevcut sanayiyi de, işin teoriğini de çok iyi bilirler.

    -sonuç: zordur ama gerçekten kaliteli eğitim verir, ayrıca bitirin okulu işiniz hazır sayılır, özellikle istanbul-kocaeli civarı sanayide kou elektrik mezunları oldukça saygı görür** o kadar övdük bir de sıkıntısını söyleyelim, bu okulda öğrenciye vizyonunu çok genişletmez. mezun adamlar genelde yırtıcı olmaz ve azıcık aşım belasız başım modunda takılırlar. bunun eğitimle alakalı olduğunu düşünüyorum ne yazık ki. ha içinizde bir özgüven varsa onu köreltmez, yanlış olmasın.
    bu da son anekdot olsun, bir daha olsa ve 10 sene öncesine liseye dönsem bir daha yazarım.
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap