851 entry daha
  • 1) durup dururken ortaya bir twit sallayıp, "orhan gencebay üçüncü sınıf müzisyendir" demiş değildir. twitter'a girip baktığınızda, bunun thy'nin uçuş öncesi çaldığı müziklerden başlayan (aslında herşey ertesi gün münih'e gitmek üzere olduğunu yazmasıyla başlıyor) bir seri yazışmanın arasında geçen bir cümle olduğunu göreceksiniz. uçakta çalınan müziklerin iç karartıcı olduğundan bahsediyor, bunların yerine otantik türk müziği çalınmasını istiyor. bu yüzden, kendisine yöneltilen, "aşık veysel'e de dil uzatır bu" (tam tersi, otantik müziğe saygısını her zaman belirtiyor, kendisi de bunları çalıyor) ya da "ilgi çekmeye çalışıyor, o yüzden durup dururken orhan'a, sezen'e, müslüm'e saldırmış" suçlamaları haksızdır.

    2) burada müzik konuşuluyor. bir kere, o sevdiğiniz, bayıldığınız, gönül telinizi titreten şarkıların sözlerini külliyen tartışma dışı bırakacaksınız. beste, aranjman, orkestrasyon, form, polifoni, armoni, kontrpuan gibi terimler size birşey ifade etmiyorsa; kemençeyi neyden ayırdetmekten acizseniz, bu tartışma sizi aşar, haddinizi bilin.

    3) herhangi bir müziği severek dinliyor olmanız, size o müzik hakkında analiz yapma hakkını vermez. "ben çok beğeniyorum, bayılıyorum, ayılıyorum" gibi argümanların teknik bir tartışmada yeri yoktur. bilgisizliğinizi, yetersizliğinizi; hele bir de ısrarcıysanız, öküzlüğünüzü belgelemekten başka işe yaramaz. aynı cahil cesaretini bir başka tartışmada cüneyt özdemir kişisi de göstermiş, fazıl say'ı çileden çıkarmıştı: (bkz: #19842363)

    eskiden bilgiye, görgüye, okumuşluğa, uzmanlığa saygı, haddini bilmek vardı bu memlekette. kurbağa pişer gibi, biz farketmeden yavaş yavaş bozuldu, "her işin uzmanı benim, ne iş olsa yaparım abi" mentalitesindeki adamlar bürüdü heryeri. bilmiyorlar, bilmediklerini de bilmiyorlar. saldırganlar ve terbiyesizler. bunlardan nicesini, şu yukarıda fazıl say'a bilvesile, şehvetle küfredenler arasında görebilirsiniz. onlara sözüm şu: "öküzlükle baskın çıkamazsınız, bilmediğiniz, anlamadığınız, uzmanlık gerektiren bir konuda fikir yürütmektesiniz. argümanlarınız sadece sizi bağlar, teknik bir tartışmada geçerliliği yoktur."

    - "efendim, haklı olabilir, ama başka türlü söyleseydi, duygularımızı incitmeseydi."

    o zaman da tınmayacaktınız.

    fazıl say, söz konusu müziğin ne kadar değersiz, kalitesiz, bayağı, sığ ve sadece ticari kaygı güden bir müzik olduğunu söyleyen ilk kişi değil. yıllar boyu kibarca söylendi, "elitist bunlar" diye burun kıvırdınız. trt'de çalınıp kulaklarınızın kirlenmesi, yaygınlaşması engellenmeye çalışıldı, "vergilerimizle ayakta duran devletin kanalı dinlediğimiz müziği çalmıyor" diye şikayet ettiniz.

    birisinin gerçeği nalına mıhına yüzünüze vurması gerekiyordu ki, içinizden hiç olmazsa bazıları düşünmeye sevkolsun, "ulan, bu kadar ısrar ettiğine göre, acaba herifin söylediklerinde gerçeklik payı var mı?" diye değer yargılarını gözden geçirsin.

    fazıl say çok doğru yapıyor, eline, ağzına sağlık. baskılardan yılmayıp, aynı yolda cesaretle devam etmesini yürekten diliyorum. kaç kişiyi kurtarsa kardır.
3026 entry daha
hesabın var mı? giriş yap