3 entry daha
  • 22. ist. film fest. sayesinde kendisini yakından tanıma olanağı yakladığımız, tayvanlı yönetmen.
    çok çok ilginç bir sinemacı şahsımca. senaryolarını da yazıp yönetiği filmlerinde genellikle sakin kameralar, bilindik şaşırtmayan kareler ve uzun süre insanı sıkabilecek anlatımlar söz konus. ama filmin bir yerinde inanılmaz bir görsellik, harika bir replik yakalayabiliyorsunuz.
    ayrıca filmlerin başıhdan sonuna kadar biraz emek verip seyrederseniz, her filmin bütününde, hatta tüm yang filmlerinin toplamında çok açık bir hayata ve sinemaya bakış yakalanabiliyor.
    yang, açık olark hayatı sorguluyor. ama entellektüel bir bakış açısı ile ya da fransız yeni dalgası gibi değil, herhangi bir insan hayatı nasıl sorgularsa öyle sorgulyor hayatı. daha doğrus filmlerindeki karakterlerin, gerçek insanların sorgulamalarını yansıtıyor öncelikle. sonra bir umut, bu sorgulamadan bir yenilik, bir açılım, hayatta şaşırtıcı bir atlam olabilir mi diye düşyündürüyor, hem karakterlerine hem de izleyiciye. ama sonuçta bunlar olmuyor. yang, gayet kabullenici tarzı ile hayatı işlemeye devam ediyor. hayat daha önce nasıl devam ediyorsa öyl edevam ediyor. ya da tüm çablara karşı yoluna nasıl gitmesi gerekiyorsa öyle gidiyor hayat.
    sonuç olarak yang filmlerinden çıkışta, insan başka hiç bir filmde hissetmediği duygularla gidiyor yoluna.

    ve en önemlisi, zaman geçtikçe yang filmlerinin tadı artıyor, değeri artıyor.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap