1 entry daha
  • zamanında bununla ilgili şunu demişler;
    "gönül gönüldür olsa da göğsünde bir kahpenin, onu yıkan gitmesin tavafına kâbe'nin.."

    sıkıntı odur ki; adam olmayı her işimizin başına koymamaklığımızla en büyük hatayı ediyoruz..
    eşref-i mahlukat'a uygun tavırlar değil gündemimiz..
    varsa yoksa rahmetli barış ağabeyin bize farkettirdiği "topu topu bir dilim kuru ekmek kavgası..."
    sen haklısın ben haklıyım..
    benim tarafım senin tarafın..

    ya bırak..! allah aşkına bırak..! veya neyse saygı duyduğun şey, onun aşkına bir an bırak.. bir an dur ve bana farkını söyle karşındakinden.. gönlünü kırdığın sana "neden?" diye sorsa "sen de yaptın ondan" diyeceksin.. farkın ne be güzelim.. o zaman farkın ne..?

    "ben haklıyım"
    hadi ordan..!

    aynısın işte..
    aynı malayani topun peşindeki farklı formaları giymiş topçularsınız sadece..

    gönül ise hep aynı..
    hasbel kader formayı çıkardığında sende de onda da aynı çarpık, kıllı, çelimsiz vücut..
    ama bakmaya tahammülün yok çıkarmıyorsun görülebilen hiç bir yerde..

    gönül vücudun çelimsiz, beslenmemiş ki hiç..
    gıdasız bırakırsan, toplama kamplarındaki yahudilere yapılan eziyeti edersen ne bekliyorsun ki güzel kardeşim..?

    allah gönlündedir, neşendedir, en büyük çuvallamanda, en kadim zaferinde, zihninde parlayan fikirde, içindeki merhamette, haksızlığa öfkende, kararsızlığında, coşkunda, acında, heyecanında, kızgınlığında, her an sende..

    ama en çok gönlünde.. gönülden izhar olan hislerde..

    aman onu yıkmayasın..
    bu yıkımın altından kalkamazsın..
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap