• gardiyanın yeni literatürdeki karşılığıdır. görevi kolluk kuvveti olan gardiyanlar, kanunda öngörülen hususlar babında polislerle aynı statüdedirler. ancak bu maaşlarda ve prestijde pek öyle olmamıştır. avrupa'da ve amerika'da en kıdemli meslek gurubu olan gardiyanlık güzel ülkemde ayaklar altındadır. ayrıca yıpranma payı da verilmemiştir bu zatların halihazırda. kaç yıldır beklemededirler yıpranma yasalarını. neylersin bir sendikaları yoktur, çünkü gerek görülmemiştir. ee haklarını savunacak olan kişiler savcılardır da ondan. savcı lan bu, boru mu? ama onlarda kendi cebine ve çıkarına baktığından ve babamın deyimiyle hep alt ezildiğinden, müzmin bir ahvalde sıralarını beklemektedir bu emekçi fakat devletçi muhteremler.

    bu ahvali babam kaç yıldır söyleniyordu, ben de bir döşeyim dedim sözlüğe. gardiyanına hak ettiği parayı vermeyen zihniyetin toplumun refahını sağlayacağına dair söylemleri af buyrun üfürmeden ibarettir. lan bu adamlar toplumun huzuru ve bekasını bozdu diye içeri alınan adamlarla bir ömür geçirmektedir. sen adamın kazancını doğru düzgün tedarik etmezsen, nasıl mahkumlarla iyi geçinecek bu adam da; mahkumlar huzur dolu bir ortamda iyiye evrilerek topluma tekrar kazandıralacak? kaç gardiyan sanatla ilgilenecek düzeyde,edebiyatla,sporla,tiyatroyla,sinemayla? bunlarla ilgilenecek para lazım ki sağlanan refah seviyesinin akabinde anlayışlı insanlara devşirsinler kendilerini. denetimli serbestlikmiş şuymuş buymuş. hikaye lan bunlar. bir adam hayatını idame ettirmekte güçlük çekiyorsa kendine faydası yoktur ki, empati ve insancıl güdüleri gelişsin. ve belki de biraz daha kayışı koparsa infazını sağladığı hükümlü yahut tutuklunun yerine yakın zamanda geçmeyeceğinin de bir garantisi yoktur. acı ama gerçek.
56 entry daha
hesabın var mı? giriş yap