6 entry daha
  • insanın kendisi kütüphanede otururken, önünden geçerken göz ucuyla kişiye tüm ruhuyla el sallayarak 'güle güleeee :)' demesi ya da kendisine doğru gelen birine "ooo! aslı hanımlar da gelmişler. çıstak çıstak' diye tempo tutmasıdır. yani en azından benim gibi dikkati dağınık üç beş kişi bir araya gelsek ve etrafımızda bir hareketlenme olsa (dikkatlerimizin fotoğrafının çekilebileceğini veri olarak alıyorum), böyle bedenden ayrılmış, gelene geçene el sallayan ya da duruma göre 'beni de götüüüür' diye yalvaran plazmalar fotoğraflardık.

    aynı dikkat dağınıklığı çalışma sisteminizi de etkiler. herkes çalışmak için oturduğu koltuktan kıçına zamk sürülmüş gibi on saat kalkmazken, siz en fazla yarım saatte mola verirsiniz; çünkü bir anda başka bir şey o konudan daha önemli hale gelmiştir gözünüzde: üçüncü reich hakkında okurken genetik çaprazlamaya merak salabilirsiniz, yazı yazarken parmaklarınızın duruşu ilginizi çekebilir vs.

    peki normal zamanda bu halde çalışan birinin kafasını kurcalayan başka bir şey varsa ne olur? 'hayat felç oluyor' benim cevabım. sabahtan beri sözlüktü, facebooktu, twitterdı, blogdu oydu buydu dolaşıyorum. ama henüz ona buna el sallayan plazmamsı varlığı doyuramadım, ortalıktan toparlayamıyorum bir türlü. ordan oraya savrulup duruyorum. masamdaki işlerle de arada sırada bakışıyoruz falan, romantik bir ortam.

    sıkıldım. gidiyorum ben.
104 entry daha
hesabın var mı? giriş yap