7 entry daha
  • dini ogeleri bilincli bir sekilde uygulamak yerine, tilsimli birer rituelmis gibi, algi eksikligiyle eda eder. spesifik orneklerle degerlendirecek olursak;

    namazin ne oldugunun, nicin ve nasil kilindiginin suuruna tam olarak varamamistir. sureleri okur, hareketleri yapar, duasini eder ama namaz esnasinda okudugu surenin anlamini bilmez, bilse de uzerinde dusunmez. tamam arapca bilmiyor olmayabilirsin ama en azindan namaz surelerinin ne anlama geldigini bilerek kil namazi. hareketleri muntazam yapmak icin kili kirk yarar, el soyle olacak, ayak soyle bukulecek, soyle egilinecek; fakat o hareketlerin manasi ne, neden rukuda "subhane rabbiyel aziym" denir, ellerin goguste/gobekte birlestirilmesinin anlami nedir vs. uzerinde kafa yormaz. namazi allah'la bir iletisim yolu olarak degil, bir gorev olarak algilar daha cok. namazi kildim, borcumu odedim, sevabimi aldim, dongu budur. bu siglikla namaz kildigi icin, kildigi namazin etkisi ic dunyasina ve pratik hayatina sirayet etmez. namaz kilar, sonra oturup ickisini icer. bunu da "namazin sevabi ayri, ickinin gunahi ayri" seklinde savunur. oysa namazin koruyucu ve engelleyici etkisi vardir. allah'in karsisina durup biat sozu verdikten sonra, haram islerken aklina bu biat gelip seni vazgeciremiyorsa, o namazda bir problem var demektir.

    her ne kadar detay sayilsa da, subjektif olarak dikkatimi ceken bir husus var; disari cikarken, bakkala bile giderken duzgun gorunecek sekilde giyinen insanin, namaz kilacagi zaman tesetture uyan herhangi bir kiyafeti ustune gecirmesi. bu daha cok kadinlarda oluyor sanirim. bir yere giderken ayna karsisinda o kadar vakit gecirir ama yaraticiyla konusmaya hazirlanirken, ustune evdeki herhangi bir etek ve ortuyu gecirip namazi kilar. bu da sanirim namazi sadece bir gorev olarak gormenin sonucu, yoksa yaraticisiyla konusmaya hazirlanan bir insan bu kadar ozensiz bir sekilde onun karsisina cikmaz. tabi bu sahsi gorusum, dinde bu konuyla alakali tesetture riayet haricinde bir gereklilikten bahsedilmemis.

    ikinci bir konu; kur'an'a olan bakis acisi. ogretilmis dindar kur'an'i, ogreneceği ve hayatinda uygulayacagi bilgileri ihtiva eden bir kaynak olarak degil, bir tilsim kitabi gibi gorur. okurken kendinden gecer ama okudugu seyin uzerinde cok fazla dusunmez. daha ilginci, mealine bakmadan sadece arapcasini okuyarak sevap isledigini zanneder. kur'an okumayi, ibadet gibi bir rituele baglar. persembe geceleri, cuma gunleri, kandil geceleri vs. gibi belirlenmis zamanlarda okur. gun icinde aklina takilan bir konu icin "bakayim kur'an'da bunun hakkinda ne diyor" diye merak ederek acip bakmaz. her ramazan hatim indirir, hatta cuzler seklinde baska insanlara dagitir, herkes aldigi cuzu okudugunda hatim tamamlanmis sayilir. ici bos bir seydir bu, ne anladin okudugun cuzden desen cevap alamazsin. tilsimli cumleler okuyup sevap kazanmislardir sadece, algi duzeyleri budur. ama sorsan cok deger verirler kur'an'a, belden asagi tutmazlar, zinhar abdestsiz dokunmazlar, yukseklerde bir yerlere asarlar/koyarlar. bu yaptiklariyla kur'an'i bir totem haline getirdiklerinin farkinda degillerdir.

    *
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap