4 entry daha
  • bir kıssa anlatalım madem (olayı anlatan kişi neyzen'i olayın doğruluğu, yanlışlığı hakkında konuşturamadığını söylüyor, fakat sükut ikrardan gelir demişler diyor)

    atatürk neyzen'in ününü duymuş olacak ki, çağırtmış köşküne sohbet etmişler, uzun uzun aşkla üflemiş neyzen.. ardından sormuş atatürk..
    - senin çok fazla içki içtiğini söylüyorlar, benim kadar içer misin ?
    neyzen düşünüyor, içkinin hududu olmaz.
    - ne kadar içersiniz ?
    - iki tane kiloluk rakı içerim.
    ata kelimelere basa basa şu sözleri söylemiştir, neyzen'in gözünü korkutmak istemiştir.
    - nasıl içersiniz ?
    - canım ne isterse; susuz, mezesiz.
    neyzen:
    - ben de iki kiloluk içerim ama, öyle içmem.
    neyzen'in arzusu ile ortaya kocaman bir emaye kase geliyor, iki kiloluk rakıyı neyzen kaseye boşaltıyor. başını sokup lıkır lıkır içecek zannediyorlar. fakat neyzen'in isteği daha bitmemiştir, bir somun ekmek ve irice bir kaşık geliyor. neyzen ekmeği lokma lokma koparıp kasedeki rakının içine bastırıyo. lokmalar rakıyı iyice çektikten sonra çalakaşık yanaşıyor.
    yine anlatılanlara göre, ata:
    - pes, pes, diye bağırarak ayağa fırlamış ve elleriyle yüzünü kapamış, ayrılırken de saygılarını sunmuştur. yine rivayete göre ata öldükten sonra neyzen, evinden haftalarca çıkmamış..
610 entry daha
hesabın var mı? giriş yap