1 entry daha
  • şahsıma ilginç bir insan ilişkileri deneyimi yaşatmış temizlik ekipmanlari ureticisidir:
    basınçlı oto yıkama makinemin basınç hortumu, dışarıdan müdahale (büyük ihtimal köpek dişi) ile delinmiş. dolayısı ile teknik servis arayışı hasıl oldu. internetten bana yakın olanları taradım en yakını izmir inönü caddesinde. makineyi alıp gittim. sokak arasında salaş bir dükkanda üzerinde beyaz fanilası ve dağınık saçlarıyla kırk yaşlarında bir adam teknik servisin patronu. yani bir teknik servis klasiği. ama abimiz sanki ortam ultra futuristik bir tarzı sergilermiş gibi bilgisayarını açıyor. ve yedek parçanın (öykümüzde bu bir hortum) stokta bulunmadığını dolayısıyla en erken 5 haftada montajı bitmiş halde teslim edilebileceğini ilan ediyor. bir türk insanı olarak, küçük sanayi sitesi olanaklarının, alman dehasına üç kez kısa devre yaptıracağını düşünen biri olarak alternatif arayışına giriyorum hemen. sevgili almandan öte almancı, teknik servisimiz, elindeki bütün teknik imkanları seferber ederek her ürettiğimiz alternatifin yolunu tıkamaya girişiyor:

    ben: - çakması olmaz mı bunun, tamiri falan?
    ts: - olmuyor öyle düşündüğünüz gibi
    ben: peki farkını versem uçakla kargo etseler
    ts: 200 liralık parcaya 300 ödersin.
    ben: tamam razıyım
    ts: girmezler böyle bir şeye
    ben: tamam kardeşim sor sen bir hele
    ts: soramam muhatabım yok, bilgisayardan form doldurarak sipariş
    ben: iyi ya formda vardır kargo yöntemi. amazondan cd alsan alternatif sunuyor
    ts: amazonda vardır bizde yok
    ben: başka bir üründe uyumlu parça yok mudur?
    ts: makarasız hortum var ama seninki makaralı. makarayı iptal etmek lazım
    ben: peki olur o kaç para?
    ts: 150 tl
    ben: tamam olur. şimdilik onu alayım takalım, makaralı hortum gelince değiştiririz
    ts: değişme yapmıyoruz
    ben: tamam 150 tl'fazla olsun masrafı nasılsa 100 tl kargo ekstra tutar diyorsunuz. takın, makaralının yenisi gelince söker, değiştirirsiniz.
    ts: olmaz
    ben: neden olmasın.
    ts: sistemin bir kısmını iptal etmek, bozmak gerekebilir, o zaman diğer parça takılamaz.
    ben: alt tarafı tazyikli su pompası, ne kadar karmaşık olabilir
    ts, sistemin karmaşıklığını çince anlatmaya koyulur...

    orada artık dayanamam:
    - bak kardeşim, ben diyarbakır'da amerikan helikopter üssünde irtibat çavuşu olarak askerlik yaptım. bunların helikopter teknisyenleri vardı. diyelim bir vida eksik katalogda alternatifi yok. formla istek yapılıyor, helikopter o parça gelene kadar yerde. bizim jandarma'nın da şehrin diğer yanında helikopter üssü var. aynı skorsky'lerle uçuyorlar. merak ettiler ayarladık, teknik ekibi ziyarete gittiler. bir döndüler gözler faltaşı. bizim jandarma teknik assubayları pek çok parçayı diyarbakır sanayi'de halletmiş. günlerce anlattılar. ben onlar anlatmadan biliyorum diyalogları. hatta şöyle birşeye bile tanık olmuş olabilirler:
    - hüsnüü, 12 numara pim lazım pervane pimi.
    - 12 kalmamış usta 14 var. tamam biraz tornadan geçir getir iki çekiç sallarız oturur. (zaten burdan gelir çakma tabiri, o çekici yemezse oturmaz)
    yani lafın kısası bizde helikopterin bile çakması var. sen su pompasını halledemiyorsun. ver makinamı benden eyvallah

    çıkılıp arabaya gidilir. internetten aynı şehirde bir başka servis aranır. telde, sanayide yetişmiş bir usta sesi karşılar sesimi:
    ts2: buyrun?
    ben: benim bir k 5.68 makinam var hortumu delindi. stokta var mıdır?
    ts2: olmasa bile ısmarlarız gelir.
    ben: açık konuşayım, diğer teknik servis, imkanı yok bulunmaz, almanya'dan da en erken 4 haftada gelir takılması etmesi 5 hafta sürer dedi.
    ts2: getirin siz. eldekini tamir edelim,
    ben: nasıl yani tamiri mümkün mü?
    ts2: elbette, kaynak yaparız en az iki ay daha dayanır, bu arada yenisi gelir takarız.

    bilmem siz ne dersiniz ama bana paylaşacak kadar ilginç geldi.
    edit: bu esnada usta aradı tamammış benim makina. dahası stoktan hortum da bulunmuş. pazartesi teslim edecekmiş onu da.
37 entry daha
hesabın var mı? giriş yap