376 entry daha
  • haşmet babaoğlu'nun zaman gazetesine verdiği son röportajinda akp'nin "izmir'in fethi" hareketine, hem de akp'ye akıl vere vere, gelecek gaziemir'den doğacak akıllı olun diye diye tesbitleyerek katılması şaşırtıcı değil. gaziemir'i muhtemelen uçaktan indiği zamanlar izmire giderken arabadan seyrediyordur. ama vaktiyle abartılmış bir değer atfedilen bu tuhaf, yazamayan yazar takımınin tüm üyeleri, "ah biz aslinda ne kadar da azınlığız ve nasil da gurbetteyiz, ah ne kadar novalisiz biz oh kırılganım" türküsünü söyleye söyleye ekalliyetten ekseriyete geçebilecekleri bir sandala atlamayı marifet zanneder desek ayıp olmaz. olursa da yapacak birşey yok ve eh izmir gibi, babaoğlu da iktidar sandalına atlamak için çoğunluğa yakın olmayı sever. hep sevdi.

    ama bu işin sevindirici bir yanı var. hıncal abiii hıncal abiiiiili günlerden kopup gelen haşmet babaoğlu'nun, futboldan, sinemadan, resimden, müzikten, operadan ve yine ah o operadan, kadindan, yemekten, çocuktan, psikolojiden, psikanalizden, lacandan, marxtan göebelsten, rummenigeden ve fergusondan, şaraptan ve yine kadindan ve hep hep kadindan aynı anda ve aynı mesafede ve aynı derinlikte anlayıveren ve bilinçaltı dediğinde "ama onun aslı bilinçdışı" diye düzeltiveren, hem mahalle delikanlısı ama aynı zamanda hem de çok bilmiş dö la monşer havası yine iş yapmaya başladıysa sevinmek gerekir.

    her muhafazakar ve sağ iktidarın çözülme ve gerileme döneminde haşmet babaoğlu ve onun gibiler bu dekadansın bir nişanesi olarak patlayıp sönen bir havai fişek gibi yeniden popüler olur. iktidarı merkeze, kültürü undergrounda, kadını çeşmeye, elmayı armuta, sinemayı mamuta, psikolojiyi köprücük kemiğine eşitleyiveren, lale'yle orhan'la eskiden gümüşlük'ten denize girerdik, semih'de orada çok mühim şeyler söyledi aslinda derken bile bile bile derin taklidi yapan bu yüzeysel kültür ve onun katir kutur peksimetleri kapışılır gider. eh zaman'da da artik böyle peksimetlere sayfa açmak büyüklüğün bir alameti olarak görülüyor olsa gerek.

    neyse, vampirlerden ve kiçi yere yakın olanlardan korkar mısınız bilmem, ama kendi geçmişini ve hayatını, hadi onu da geçtim bizzat yaşayışını kurgu ve süsleme ve kurgu oğlu kurgu yoluyla yeniden yapılandırarak yaratmaya meyleden, bir yandan akp'ye akıl veren, bir yandan da "ruhun evi yok onun evi olmaz hepimiz gurbetteyiz" diye diye rimbaud ve novalis tirmalarken tişört yakası kaldıran sakallı adamdan korkacaksın. korka korka gülmek diye bir şey var şu hayatta..
730 entry daha
hesabın var mı? giriş yap