6 entry daha
  • her hareketi, her esprisi, konuşması, tavırları hep dikkat çekicidir. ancak kendisiyle ilgili zihnimde yer etmiş bir an var ki, her aklıma geldiğinde sürekli tebessüm ediyorum, ki sık sık aklıma geliyor.

    siyasal düşünceler tarihi dersinde, fransız devrimi'ni anlatacağı gün, derse tabiri caizse jilet gibi gelmiş, en kral takım elbisesini göz alıcı lacivert kravatıyla çekmiştir. dersin ilk saati devrim'den önceki birkaç konuyu özetleyerek hızlıca geçmiştir. dersin ikinci saatinde ise, ders başladıktan birkaç dakika geçtikten sonra oturduğu yerden yavaşça kalkmış, masanın yanından sakin ama emin adımlarla geçip hayali bir kürsüye gelmiş, "evet!.." diye bağırarak şekil bir hareketle ceketini çıkarıp masaya attıktan sonra lacivert kravatını özenle düzeltmiş, gözlerini kısarak uzaklara doğru bakıp eski dostunu çağırır gibi, harika bir vurguyla "devrim...!!" diye bağırıp, birkaç saniyelik suskunluğunun ve pozunun ardından girizgah yapmış, dersin konusuna özel lacivert kravatının verdiği coşkuyla fransız devrimi'ni öncesiyle, sonrasıyla, devrim sırasında olanları ve o sırada ortaya çıkan farklı görüşleri değerlendirip, her şeyiyle anlatmıştır. mehmet ali hoca işte. fakültenin en nevi şahsına münhasır, karizmatik ve keyifli insanı. anlatılmaz, yaşanır.
16 entry daha
hesabın var mı? giriş yap