şükrü kızılot
-
hürriyet gazetesi'de "6 temmuz pazar" günü yayımlanan yazısında, mark twain'in "kendi kendimin büyük babası oldum"u şu şekilde kullanmış:
karışık bir aile...
yetişmiş kızı olan, tıpkı m. ali erbil'in eski kayınvalidesi gibi güzel bir dulla evlendim.
o da ne? bir süre sonra, babam da üvey kızıma aşık oldu ve ‘‘aman baba dur ne yapıyorsun?’’ dememe fırsat bırakmadan, onunla evlendi.
böyle olunca da, üvey kızımla evlendiği için babam benim damadım oldu.
öte yandan, üvey kızım da, babamın karısı olması nedeniyle, benim üvey annem oldu.
neyse... bir süre sonra, karım bir oğlan çocuk doğurdu.
bu çocuk, eşim kayınvalidesi olduğu için babamın kayınbiraderi ve babamın karısı sıfatıyla, üvey annemin de kardeşi olması nedeniyle, benim de dayım oldu. çocuğum olduğu için de, babamın torunu oldu.
bunlar yetmiyormuş gibi, bir süre sonra, babamın karısı da bir kız çocuk doğurdu.
babamın çocuğu olunca, kafalar iyice karıştı. doğan bu çocuk benim kardeşim oldu. ancak aynı zamanda, üvey kızımın çocuğu olması nedeniyle de torunum oldu.
böylece, karım da annemin annesi olması nedeniyle benim büyük annem oldu.
diğer taraftan ben de karımın kocası, aynı zamanda onun torunu olduğumdan, bir kimsenin büyükannesinin kocası da büyükbabası olacağından dolayı, kendi kendimin büyükbabası oldum.
nasıl iyi mi?
şu anda karışık bir aile olduk, kim kimin nesi tam olarak belli değil!..
------
orjinali şu:
many many years ago
when i was twenty three,
i got married to a widow
who was pretty as could be.
this widow had a grown-up daughter
who had hair of red.
my father fell in love with her,
and soon the two were wed.
this made my dad my son-in-law
and changed my very life.
my daughter was my mother,
for she was my father's wife.
to complicate the matter worse,
although it brought me joy,
i soon became the father
of a bouncing baby boy.
my little baby then became
a brother-in-law to dad.
and so became my uncle,
though it made me very sad.
for if he was my uncle,
then that also made him brother
to the widow's grown-up daughter
who, of course, was my step-mother.
father's wife then had a son,
who kept them on the run.
and he became my grandson,
for he was my daughter's son.
my wife is now my mother's mother
and it makes me blue.
because, although she is my wife,
she is my grandma too.
if my wife is my grandmother,
then i am her grandchild.
and every time i think of it,
it simply drives me wild.
for now i have become
the strangest case you ever saw.
as the husband of my grandmother,
i am my own grandpa.
-----
ve fakat bunu yaparken de ne isim vermiş, ne, "bir yerden gördüm" demiş, sanki kendisi yazmış gibi koymuş köşesine. işte bu kalitede bir adam kendisi. ve böyle adamlar gazetelerde "yazar" oluyorlar, insanlar bunları okuyup, böyle insanları seviyorlar falan. köşe yazarıymış, çal-çırp hepsi, topu birden.
selametle.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap