43 entry daha
  • mecidiyeköy'den maslak yönüne doğru otobüsle giderken dallama şöförün sıkıştırdığı bir beyaz hyndai minibüs bizim otobüse elle cevap verdi. minibüsü kullanan genç çelimsiz bir çocuk ve yanında kız arkadaşı var.

    çocuk minibüsten bizim şöföre haklı olarak "allah belanı versin.." hareketi yapınca otobüsteki 5-10 tane yarma yarak kafa şöföre "ağbi şunu bi durdur da bir bakak derdi neymiş." gazı verdi. gazı alan şöför minibüsü taciz etmeye devam etti. minibüsteki bebe de arabada delirdi. en son, levent'le maslak arasında manasız bir boşluk var (bilmiyorum hala var mı 2002'de manasız boşluktu hep oralar), orada sağa çekti. otobüsten indi. yanındaki kız arkadaşı ağlayarak çocuğu sakinleştirmeye çalışıyordu. belli ki çocuk daha önceden böyle bir otobüs dolusu adama atar yapmıştı ve belli ki kızın bunla ilgili kötü tecrübeleri vardı.

    benim de içinde bulunduğum otobüs beyaz minübüsün önünü kesecek bir biçimde park etti. ben kapı dibinde olduğum için ilk inen oldum zaten. kız, histerik bir şekilde sevgilisini sakinleştirmeye çabalarken ben de kendimi çocuğu sakinleştirmeye çalışırken buldum. bir kavga çıkarsa ayıracaktım, bu çocuğun kız arkadaşı yanında bir otobüs dolusu adamdan dayak yemesine izin vermeyecektim.

    derken otobüsteki 5-6 yarmadan biri çocuğa hamle yaptı. (şu aşamadan sonra the stooges'tan i wanna be your dog parçasını açmanızı ve yüksek volümde dinlemenizi tavsiye ederim). çocuk bunu bir yumrukta yere serdi. dallamanın diğer arkadaşları otobüsün orta kapısından çocuğa uçtu. çocuk uçanları havada yumrukladı. bir tanesine kung fu tekmesi attı. arada şöförü patakladı. yanlış hatırlamıyorsam bir tanesinin parmaklarını kırdı. bir tanesinin suratının ortasına kafasını gömdü. gömdü dediğim, kafasını çektiğinde alnı komple kandı. bütün bunlar 20-30 saniye içerisinde olan şeyler.

    bu sürecin sonu şöyleydi:

    çocuk: "lan orosbu çocukları ben beykoz çocuğuyum laan" diye bağırıyordu.

    ben: ben 1,83 boyunda maslak'li cilgin putperest, 1,65'lik bu deli beykoz'luya belinden sarılmışım arkasından sakinleştirmeye çalışıyorum. "ağbii yapma ağbii bokunu yiim abi.." diye ağlaşıyorum delinin kız arkadaşıyla beraber. çocuğu koruma güdüm yerini büyük bir dehşete ve korkuya bırakmış. dönsün beni yanlışlıkla da olsa hemen siksin yurduma gideyim "a theory of justice" çalışayım derdindeyim.

    otobüs: ben hayatımda böyle bir şey görmedim. o otobüsün içinde atar yapan, "şunu bir skek şöför kardeş" diyen şöför dahil onlarca adam, 5 saniye içinde otobüse binişerek kaçtılar. bildiğin filmlerdeki gibi otobüse uçarak atladılar. otobüs hareket ederken vücudunun büyük kısmı dışarda olanları içeri çekiyordu yakınları. ıkarus otobuslerin pati cektigine ilk orda tanik oldum. beni almadan kaçtılar. deli beykozlu'ya arkadan sarılmış günah otobüsünün son üyesi olarak öylece kalakaldım.. susuştuk..

    çocuk bir şekilde kız arkadaşıyla minibüse bindi. sonra da basıp gitti.. levent'le maslak arasındaki o manasız boşlukta tek başıma biletsiz parasız kalakaldım. otostopla gideyim dedim. oralar hep travestilerin beklediği yerlermiş, onlar otostop çekerlermiş.. sonra anlatırım bunu hehe.. beni az daha travesti diye sikiyorlardı. üzgün travesti gibi olmuşum orda..

    neyse..

    10 yıldır düşünüyorum, otobüse tıkışıp kaçtıktan sonraki yol boyunca birbirinizin yüzüne nasıl baktınız lan?
293 entry daha
hesabın var mı? giriş yap