2 entry daha
  • yıl 1996, tanju okan yeni ölmüş, ben bir olmaz kızı çok severek cyrano olmaya yeni başlıyorum, çok moralsizim. arkadaşlar sağolsunlar pikniğe götürmeye kalktılar beni, yolda da "çelik"in yeni kasedi alındı. yılların popçusu çelik birden bire, rock'çı olmuştu bu albümde. o zamanlar bir şarkının içine üç beş gitar koyan rock'çı oluyordu zaten. burak kut'da yapmıştı bundan. dönem türkiye'sinde, gençler arasında rock bir hayli tükedildiğinden, popüler olan da oydu aslında.

    gür akad, şebnem ferah, ahmet özden, erdinç gibi isimler de çeliğe kâh vokal, kâh enstümentalist olarak destek vermişlerdi.

    dinledik albümü, "yaman sevda", "bu şehirde" "kim daha çok seviyor" gibi şarkılardaki gitarlar kulağa çarpıyordu. ama zoraki yapıldığı belli, ne bestecide, ne aranjörde (ki aranjeleri de kendisi yapıyordu sanırım) bir rock kültürü yok, gitarlar, davullar şarkılarda emanet duruyordu.

    çelik'in sözleri her zaman dongi dongi'ydi. bu albüm de, öyledir. mesela "yaman sevda"daki şu bölüme baksanız yeterli:

    "nerede yüzün o kara gözün
    yanıyorum her bakışta
    bir daha mı aman of aman aman
    kaçıncı bu acı bilmem kaçıncı"

    burası kime ne anlatır? "nerede o yüzün o kara gözün"den sonra "yanıyorum her bakışta" olmuş mu? hani, nerede diyordun, ne oldu birden? sonra kafa dank ediyor birden, "bir daha mı aman of aman aman". neye "bir daha mı"? sanırım, yüze, kara göze of aman ediyor. "kaçıncı bu acı bilmem kaçıncı" ise ilk üç mısradan 4-5 yıl sonra yazılmış sanırım. ya da bu mısrayı bir arkadaşından ödünç almış dörtlük olsun diye. başlangıçta birisine sesleniyor, ikinci mısrayı ya, yine o kişiye veya bir güruha anlatıyor, üçüncü mısrada, kafadan kendi kendine söyleniyor, son mısradaysa, haykırıyor; bilmiyorum kime, yoksa tanrı'ya isyan mı ediyorsun çelik, ayıptır.

    albüm aşağı yukarı benzer çelişkiler taşıyan sözlerle doludur. ayrıca bu albümde çelik, yüce atatürk isimli eseriyle, atatürkçü bir duruş kazandırmıştır kendisine. (bkz: atatürkçü çelik)

    yine de itiraf edeyim ki, "bu şehirde" şarkısını, çok fazla defa dinlemiş, hem de çelik'le beraber bağırarak söylemişimdir. o zamanlar çok dokunurdu bana bu şarkı, öyle de hicran olardım, bir garip ,"bu şehirde sana aşık biri var" dedikçe.

    bu albümden sonra çelik, akdeniz ezgilerine bir yakınlaştı, tabii o zaman ege, nil ünal gibi akdeniz şarkıcıları moda. ardı sıra, bir tıkanıklıkta "best of" kotardı ve sonra da slow şarkıların emsalsiz(!) temsilcisi oluverdi.

    işte böyleyken, "yaman sevda" albümü, çelik antolojisinin, hedef kitlesini ve sömürü amacını en açık eden yapıtıdır.
42 entry daha
hesabın var mı? giriş yap