6 entry daha
  • ''her yazar bir milletin çocuğudur ve o milletin hayatını anlatmak, eserlerini kendi milli gelenek ve törelerini kaynak alarak zenginleştirmek zorundadır. benim yaptığım önce bu, yani kendi milletimin geleneklerini ve hayatını anlatıyorum. fakat orada kaldığınız takdirde bir yere varamazsınız. edebiyatın milli hayatı ve gelenekleri anlatmanın ötesinde de hedefleri vardır. yazar, ufkunu milli olanın ötesine doğru genişletmek ve 'evrensel' olana ulaşmak için gayret göstermek durumundadır. iyi yazar 'tipik insan' ortaya koyma ustalığına erişen yazardır.''

    böyle diyor aytmatov,milletlerin suni bir kavram olmadığını ama tüm milletlerin insan paydasında nasıl buluştuğunu,paylaştığını anımsatıyor kitabında okuyucusuna.

    kitabın fantastik,ütopik ve gerçekçi yönlerini sade diliyle çok iyi harmanlamış,bozkırın ortasından uzay boşluğunda başka varlıkların yaşadığına gezegene atlarken ya da nayman ana efsanesini okurken geçişi hissettirmiyor,üstelik birinde günlük konuşma dili diğerinde az da olsa matematik bir dil varken.

    yedigey ile bütün olarak insanı en çokta vefayı ve engel olamadığı duygularını,kazangap ile geçmişleri,gelenekleri ayakta tutmayı,sabitcan ile insanın toplumuna nasıl uzaklaştığını,onu nasıl küçümsediği,abutalip'in ölümüne neden olan müfettiş ile nasıl hırsımıza yenik düştüğümüzü ve tamamıyla da insan olduğumuzu tüm yönleriyle farklı karakterler üzerinden anlatıyor yazarı.

    aynı zamanda da kendi milletinin uğradığı haksızlıkları,hakketiğinden çok uzak yaşam sürdüğüne ve rejimin baskılarına da değiniyor..kazeke'yi gömmek için gittiği mezarlıkta karşısına çıkan askerle ana dillerinde değil de rusça konuşmak zorunda kalması,durumun nasıl gücüne gittiğini gösteriyor.

    son ufak bir bilgi,okuduğumda bir yere koyamasam da bir kaç eleştiri okuyunca fark ettim uzay boşluğunda ki orman-göğsü gezegeni cengiz han'ın göğsünden ismini alsa da aytmatov'un kendi insanları belki de tüm insanlık için istediği topraklar ve yaşamı yansıtıyor..niçin o gezegene orman-göğsü dediğini anlayabilmiş değilim,cengiz han'ın göğsü ile bağlantısını çözemedim.bilen varsa da isterim bildiklerini okumayı mesaj yoluyla.

    şu yazdıklarımı kitabın orijinal ismi olan gün uzar yüzyıl olur başlığına yazmak istemedim,kitaba çok daha yakışıyor gün olur asra bedel ismi,bir gün içinde yedigey hem kendi hem de yaşadığı toprakların tarihini ve şimdisini yaşıyor hatıralarında.
166 entry daha
hesabın var mı? giriş yap